Türkiye’nin mülteci gündemi, parlamentoda yeni dönemin henüz ilk oturumlarıyla konuşulmaya başlandı. Bursa’nın muhalif milletvekili konuşunca, AK Parti’deki eski günlerinde dedikleri, arşivden düştü.

İttifak uyarınca;

CHP’nin listesinden seçilen Bursa’nın muhalif milletvekilleri arasındaki Cemalattin Kani Torun, bir dönem aradan sonra parlamentoya dönmüş oldu.

Seçilmesiyle…

Evine;

Gelecek Partisi’ne dönen Torun, TBMM Genel Kurulu’nda bu hafta değindiği bir konu çerçevesinde, mülteci meselesine de yer verdi.

Somali’de büyükelçilik yapmış ve insani yaşam hakkı meselelerini yakinen bilmekte olan Torun, Türkiye’nin de yer aldığı Astana Görüşmeleri’ne yeniden başlanmasını, mültecilerle bağıyla beraber parlamentoya taşıdı.

Torun, “2016 yazından beri başlayan ve devam eden bu görüşmelerde Türkiye özellikle Halep’in ve Guta’nın boşaltılması konularındaki geri adımı yüzünden ciddi mevzi kaybetti ve o dönemde 1,5 milyon ek sığınmacı Türkiye’ye geldi.” ifadesini kullanıyor.
Astana Görüşmeleri’ne…

Yeniden başlanması nedeniyle Torun, “Yeni Dışişleri Bakanından ve ekibinden beklentimiz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 2015’in 18 Aralığında aldığı 2254 sayılı Karar’ın uygulanması ve mültecilerin ülkelerine güvenli dönüşleri…” saptamasında bulundu.

…Ve!
Mültecilerin dönüşleri açısından…

Torun, “Uluslararası güvence konusunda ağırlık koymaları gerekmektedir; aksi takdirde Türkiye, mülteci sorununu başka türlü halledemez.” demesiyle dikkati çekiyordu.

Mülteci meselesi…

Batı’nın da sorunu, ama;

Türkiye’den Avrupa Birliği’ne kaçak geçişlerin önlenmesi için finansal destekli bir özel anlaşma uygulanan mültecilerde, dönüş refleksi de görülmüyor.
Zamanla…

Türkiye, mültecilerle büyüdü!
Bugün…

Cemalettin Kani Torun, eleştirel ve kaygılı bir ifadeyle “Türkiye, mülteci sorununu başka türlü halledemez.” diyor, ama…
İktidara mensupken…

Ne demişti?

TBMM’nin tutanak arşivinden birkaç notumuzu aktaralım ve okuyucularımıza da yorumu bırakalım.

7 Ocak 2016..
TBMM; Dış İlişkiler Komisyonu’nda, Avrupa Birliği’nin, mültecilerin Türkiye’den sınırlarına girmemesi için 3 milyar Euro finansal desteğin de sağlandığı anlaşma konuşulur.

Bu anlaşma için…

Daha öncesiyle üzerinde çalıştığına işaret eden Torun, özelikle eğitim ve sağlıkta, Türkiye’de yaşayan mültecilerin ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik bir işbirliğine işaret ediyor.

Sözlerinin devamıyla;

Torun, “Sonuçta, bizim kendi kaynaklarımız kullanılıyor şu anda. Bu kaynaklar, bir ölçüde bu yükün Avrupa tarafından da üstlenilmesine imkan sağlayacaktır.” diyor.

28 Haziran 2016…
TBMM Genel Kurulu;

Torun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dış politikası ve dış siyaseti için olumlu bir fotoğraf çiziyor.

Torun, Türkiye’nin, Avrupa Birliği’ne üyelik için kriterlerin birçoğunu karşıladığını belirtirken, “Avrupa Birliği için değil, kendi demokrasisi ve refahı için yapmıştır.” şeklinde konuşuyor.
O günlerde;

Gündemde çok konuşulan mülteci anlaşmasına değinen Torun, sonucu olarak da, “Ege'de günlük 7 bin olan geçişler neredeyse sıfırlanmıştır. Geçen yıl 5 binin üzerinde mülteci bu geçişler sırasında hayatını kaybetmişti, bu anlaşma sayesinde yeni Aylan bebek vakaları olmayacak ve geçişler yasal göçe dönüşecektir.” diye konuşuyor.

Söz konusu anlaşmayla;

Torun, Avrupa Birliği’nden vize muafiyeti için 72 kriterden 67’sinin gerçekleştiğine işaret ederken, ama terörle mücadelede eli zayıflatacak beklentilere karşı, olumsuz refleksi ortaya koyuyor.

Aradan 7 yıl geçti
…Ve!
Bursa’dan;
Şimdilerde…
Bu kez de Gelecek Partisi’nin milletvekili Cemalettin Konu Torun, mülteciler için uyarıyor.

O yıllarda…

Mesele;

Bugünlerdeki gibi görünmüyor muydu, tahmin edilmiyor muydu; değerlendirmeyi, okuyucularımıza bırakalım.

Yorumu;
Okuyucularımıza bırakalım! 
Bugün…

Türkiye’de sayıları milyonlarla ifade edilen mülteciler, 14 Mayıs’ta yapılan genel seçimlerin sürecine damga vurmuştu.
Tartışmaların temelinde:

Demografik kaygı öne çıkıyor, bazı açıklama ve yorumlar, en başta da siyaset ve sosyal medya mecralarıyla tartışmaları ısıtıyor.