En belirgin özellikleri, yüzdeki gamze gibi kendini gösteren aleni yalancılıktır.
ABD Afganistan’dan koşar adım çekilince; BBC yanlış (aslında yalan) bir Afgan göçmenleri haberi yapmıştı. "Afgan göçmenler için Türkiye ve Pakistan'da göçmen merkezleri kurulacak" Bu haber üzerine bizim iletişim başkanlığımız hızlı bir şekilde olaya müdahale etmiş BBC' ye yaptığı yalan haber için özür diletmişti. Bu haberin üzerine balıklama atlayan Bay KK, Meral Akşener ve gazeteci Fatih Altaylı BBC kadar onurlu davranıp özür dilemediler.
Bay KK kalkıyor bu yalan haber için; “ABD ile ne pazarlık yaptın açıkla” diyor. Dışişleri Bakanlığı ve İletişim Başkanlığı yalanlıyor. Bay KK yalan haber üzerinden tezvirata devam ediyor. Bu sefer ABD Dışişleri Bakanlığı ve ABD elçiliği yalanlıyor. Yine inadım inat, dümeni İngiltere’ye BBC haberine kırıyor. Devletimiz BBC ‘ye özür diletiyor. İngiltere Savunma Bakanı da hazreti tekzip ediyor amma; adam tutmasa da izi kalır hesabıyla çamur atıp yalana dünya turu attırıyor. Tekzipler yüzlerine çarpılıyor, bırakın utanmayı "yarabbi şükür" edasıyla terbiyesizliğe devamda ısrar ediyorlar. Hesaplar belli ki 2023 seçimleri. Stratejileri de yalan ve iftiraya düşme titizliğinden uzak, “her yol serbest ucuzluğudur”
Yalana palavraya, mangalda kül bırakmayan sallamalara milletimiz itibar eder mi?
İşsizlik için “her muhtara bir yardımcı atayarak” sorun çözülür demişti. Hesap uzmanı amma; Anadolu da “ya hesap bilmiyor ya da sopa yememiş” derler. TÜİK verilerine göre, Türkiye’de Kasım 2022 itibarıyla 3 Milyon 570 bin işsiz var. Muhtar sayısı ise köy mahalle dâhil 55 bin rakamının altında. Bay Kemal’in aklına uyarsak her muhtara en az 64 yardımcı verilirse işsiz sayısına denk gelir. Bay KK demek ki “yardımcı” noktasında eskiden beri takıntılı. Baksanıza seçilmeden bol keseden yardımcı atıyor. Cumhurbaşkanlığına da 7 yardımcıyı şimdiden atamış vaziyette.
Siyasilerin beyni ile dili arasında sağlam bir fren mekanizması olmalı. Yoksa gaf üstüne gaf yaparsın. Her siyasetçi gaf yapabilir. CB Erdoğan devleti yönetiyor, azgın muhalefetle mücadele ediyor, yetmedi dünya ile boğuşuyor. Her gün programdan programa koşuyor. Böyle bir insanın dil sürçmelerine daha toleranslı bakılır.
İl Başkanı. olduğum dönemde eski bakanlardan Turhan Tayan bana “Başbakanı çok koşturuyorsunuz, biraz da dinlendirin” demişti. Bunu söyleme sebebi de o dönemler başbakan olan CB Erdoğan’ın bazı konularda sert cevaplar vermesini yorgunluğa bağlamasıydı. Düşünüyorum da; Bay KK böyle bir trafikte olsa, bırakın gaf yapmayı evin yolunu bulamaz. Yürüyen mumya Joe Biden gibi “olmayan kişilerle tokalaşmaya kalkar eli havada kalır”
Bay Kemal’in sallamalarına devam edersek;
Emeklilere 8500 lira bayram ikramiyesi vereceğini söyledi. (EYT) düzenlemesiyle emekli sayımız 15 milyon 300 bin oluyor. Bu kurban bayramında 15 bin lira yatırılsa 229 milyar eder. Parayı nereden bulacağını da söylüyor. Köprü Tünel, hava alanı yollar vb işleri yapanlara beşli çete diyor. Hukuk yolu ile onlardan aldığı paralardan ödeyecekmiş. Beşli çete ile ilgili küçük bir not ( Çanakkale köprüsünü yapan dört ortaklı firmalardan biri eski CHP’li vekil Ersin Arıoğlu’nun firmasıdır. Unuttu herhalde) Kemal bey İstanbul Belediyesine aday olduğunda “fakirlere 600 TL maaş” sözü vermişti. Daha sonra CHP genel başkanı oldu. Bütçe görüşmelerinde Erdoğan konuşurken; bunu hatırlattı ve “İzmir Belediyesi sende hadi yap, hadi yap! diye sözlerini suratına çarpmıştı” üzerine basa basa “Haydi yap. Bekâra karı boşamak kolay işi yap işi. Öyle kuru kuruya oraya şu kadar vereceğim demeyle ülke yönetilmez.'' Bir söz var “ben olsam yerin dibine girerdim” Derler.TBMM’den naklen yayınlanan o konuşmayı isteyenler bu adrese tıklayıp videosunu seyredebilir.
https://www.yenisafak.com/video-galeri/haber/erdogan-sormus-kilicdaroglu-sus-pus-olmustu-2032548
Allah kimseyi bu durumlara düşürmesin. Demek ki; seçimi almamız imkânsız deyip yalanlarla toplumun ahlâkını bozmaktan haz alıyorlar. Dikkat edin bugünde aynı telden çalmaya devam ediyorlar
Durumu kötü olan ailelere her ay bir tam altın. (güncel fiyatı yaklaşık 8 bin 700 TL)
Cumhur ittifakı liderlerinin deprem bölgesindeki mesaisini ve halkın ilgisini görünce;
Depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza ücretsiz ev Pes yani pes! Bu kadarda atılmaz. Siz evin maketini bile veremezsiniz Hani çiftçiye traktör veriyordunuz ne oldu? Özgür Özel “çarpıcı olsun diye bedava traktör vaat ettik” dedi. Yalanlarınızla düştüğünüz bu durumlar var ya; mide bulandırıyor mide!
Düşünüyorum da; acaba bu yalanları halkı aptal yerine koyup bilerek mi söylüyorlar?
Tatlı vaatler insana hoş gelir. İnsan vaatler karşısında aldanmaya meyyaldir
“Söz vermek, vermek değildir ama aptalları memnun eder.” (Portekiz Atasözü
“Vaatler memleketinde insan açlıktan ölür.” (Danimarka atasözü)
Bizde de “Ağa kürk vaat etmiş, ama vaat ısıtmaz ki…” deriz.
Cemal sevdiği kız Fadime’nin babası Temel kaptana gider kızına talibim der.
Temel kaptan da ben seni tanımıyorum, söyle bakalım
Evin var mı?
Bir yazlık birde kışlık evim var.
İşin var mı? Kimin yanında çalışıyorsun?
İşimin patronuyum, yanımda 40 işçi çalışıyor.
İçki, sigara var mı?
Ben Yeşilaycıyım.
Namaz niyaz?
Beş vakit camide kılarım.
Oğlum sen evliya mısın? Hiç kötü huyun yok mu? Ne mutlu seni yetiştiren ana babaya! Bu arada hiç ebeveynini kızdırdığın oldu mu? Olduysa ne zaman?
Oldu tabi ki; babam daha bu sabah kızdı ve “Oğlum sen yalan söylemekten başka bir şey bilmezmisin?” dedi.
