Bursa’da, Nilüfer Belediyesi’nin dün 2021’i ‘Gıda Yılı’ ettiğini duyurması, aslında bu ilçenin beton sarmalına dönüşmesini de gündeme getiriyor.

Birkaç katlı ve zamanla apartmanlaşan, plansız; kaçak bir gelişigüzel yerine, planlı büyüme girdabına giren Nilüfer’den söz ediyoruz.
‘Gıda Yılı’ nedeniyle…

Farklı tür ve başlıklarla uygulama ve etkinliklerin açıklandığı basın toplantısında, öne çıkan detaylar vardı.

Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, ilçenin mevcuttaki kırsal yerleşimlerinin sürdürülebilirliği kavramını koymaya çalıştı.

Yanı sıra…

Kırsala özgü tarımsal üretim ve faaliyetlerin, yanı sıra apartmanlara ve sitelere uyarlayabilmenin hedefi ve modellerini modelleri de anlatılıyordu.

‘Gıda Yılı’ nedeniyle…

Erdem, Bursa’nın tarımsal kent kimliğinde, Nilüfer’in yerini ve bu yerini gidişatla koruyabilmeyi de, vurguluyordu.
Özellikle…
Bursa’nın sanayi kimliğinin de etkisiyle organize sanayi bölgelerini genişletme ve yenilerini oluşturma taleplerine itirazı bulunuyordu.
Nilüfer Belediyesi’nin, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde nihai onayı bekleyenlerle beraber, tamamen planlı olduğunu belirtiyordu.
Böyle derken…
Kırsal, tarımsal kimliği gözetme ve yeni sanayi taleplerine karşı, kararlı bir duruşun önemsendiği görüşü, gündeme taşındı.
Bu açıklamaları dinlerken;
Sanayiye karşı duruş belirtilse de, Bursa’ya göç gelişinden caydıracak yeni, katı imar kısıtlaması seçeneğini uygulamak da tam mümkün olmuyor.
Fabrikalara değil, ama…
Apartman ve sitelerle dönüşüm mecrasının başlatıldığı ve böyle de sürdüğü bir Nilüfer gerçeği, 1990’lardan bugünlere ulaştı.
Üstelik…
Maliyetlerin artması nedeniyle…
Günümüzde;
‘Tarımdan uzaklaşıldığı’ gerçeği yaşanıyor.
Nilüfer ve diğer başka ilçelerde;
Belediye başkanları ve siyasilerden ‘imar talepleri’ oluyor, gayrimunkel satışları yapılan internet sitelerinde, tarım arazileri ‘yatırımlık’ satılıyor.
Bursa’nın yeşili ve tarımsal kimliği için toplumsal bir korumacılık ve son duruma endişe var, ama aynı toplumun içerisinde toprağın ticareti gerçeği de var.
Tarlalar, ucuza veya iyi fiyatlarla satıldıkça, bu yerler için haliyle imar baskıları ve süreci oluşuyor.

Bu arada…

Tarım ve Orman Bakanlığı’nı da Gıda Yılı’na ortak edilseydi ve Ticaret Bakanlığı da olmalıydı.
Çünkü…

Sağlıklı ve süregelen gıdaya erişimde…
Toprağın ticareti, piyayasaya arzı ve pahalılığın neden olduğu bir erişim ve kalite sorunu bulunuyor.
Yerinden yerel yönetim ve merkezin yetkili otoriter kurumlarla beraber, ortak bir sonuçla meselenin röntgeni, beraberce çekilebilirdi.