Bursa’da, Eğitimde İnovasyon Derneği’nce ve Özel Bursa Kültür Okulları’nın ev sahipliğiyle düzenlenen Eğitimde Değişim Konferansı’nda, çarpıcı fotoğraflarla karşılaştık, önemli izlenim ve sonuçlara ulaştık.
‘Değişim için: Yeniden Okul’ temasıyla;
Farklı kentlerden eğitimciler ve ana başlıkların alanlarında öne çıkanlarla fikir ve deneyim buluşması gerçekleşti.
Yarınların yetiştirildiği;
Eğitsel koşulların, mevcut durumların ötesinde günümüzün yenilikleri ile talep ve öngörülerle ele alındığı organizasyon, milli mesele için önem taşıyor.
Devlet ve hükümet politikaları açısından, siyasetüstü bir veri ve gösterge çıkarma özelliğine biz de tanıklık ettik.
Çifte detaya odaklanırsak…
Okul ve eğitimcilerin dışında ve velilerin de ötesinde, öğrencilere odaklanan ve kulak veren refleks ortaya konuluyor.
Eğitimcilerin günümüz ve yakın geleceğin potansiyeline adaptasyonu ve hazırlığı açısından, geliştirici olma misyonu yürütülüyor.
Bazı başlıklarla;
‘Herkes için Yapay Zeka OkurYazarlığı’
‘Z Jenerasyonu Bizden Ne İstiyor’
‘Öğretmenin Dijital Yolculuğu’
‘Okul Öncesinde Bilinçli Farkındalık’
‘Tasarım Odaklı Düşünme ve Sosyal Duygusal Öğrenme’
‘Öğretmenin Altın Anahtarı; Oyun’
‘Güncel Çevre Sorunları; Ekolojik Ayak İzi-Karbon Ayak İzi’
‘Eğitimin Merkezi Öğrenci’
‘Dijital Kitapların Bugünü ve Yarını’
‘Eğitimin Yeni Hayali Metaverse ve Yapay Zeka Teknolojileri’
Ülke geneliyle;
Özel Bursa Kültür Okulları Bademli Kampüsü’nde adeta kampa giren eğitim paydaşları, alanlarında uzman isimlerin deneyimleriyle kendilerini geliştirme, atölye çalışmalarıyla da etkileşim içerisinde oldular.
Ev sahibi özel eğitim kurumuna ait sosyal medya hesaplarına baktığımızda da, uluslararası organizasyonları andıran profesyonellikte gün içinde paylaşımlar yapıldı.
Özel Bursa Kültür Okulları’nın sahipleri Zafer Bulut ve Yıldırım Sırakaya’nın da, Bursa’nın konum ve misyonuna yakışan, çok önemli alandaki organizasyona ev sahipliği yaptıklarını vurgulayalım.
Özel eğitim kurumlarının, ciddi bir talep ve beklentiyi karşılamaya çalıştıkları, mesafeler alındığı görülüyor.
Velakin…
Temel giderler açısından, özellikle sıradan bir ‘Ticarethane’ gibi görülmeleri, giderlerin yüksekliği, pozitif ayrımcılığın gerektiğini gösteriyor.
Resmi eğitim kurumlarının da, silkelenmeleri ve yeniden yapılanma açısından belirli plan ve yapılanmaya ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
Türkiye olarak…
Devletçe;
Ciddi yatırımlara giriliyor, eylem programları ve projeler yürütülüyor ve ciddi paralar harcanıyor.
Okullar için de bütçeden gerekli para ayrılmalıdır, yapı ve mekansal koşullarla beraber, bütçenin seferber edilmesi gerekiyor.
Dün…
Karşılaştığımız tablo;
Devletin önüne;
İstikrarlı ‘Eğitim’ sistemi ve nitelikli ‘Müfredat’ tesisini sağlayabilmesi gerektiği kadar, özel eğitim kurumlarının neden doğduğunu ve neden talep gördüğüne idrakin ihtiyacını da çıkarıyor.
Tüm bunları konuşurken…
Öğretmenlerin, devletin bazı kurumları ve meslek mensuplarının gerilerinde kaldıklarını görünce, ‘Yarınların mimari oldukları’nın unutulduğunu da dile getirelim.
Dipnot:
Bursa’da dünden söz ettiğimiz bu buluşmanın finali, hayli eğlenceliydi, ama çocuklar değil, eğitimciler…
Doç. Dr. Yavuz Samur, ‘Oyun Dostu Okul-Oyun Dostu Öğretmen’ temasıyla kapanışta düzenlenen programda, eğitimcilerle refleks ve beceri oyunlarıyla eğlenceli anlar yaşattı.
