CHP’nin başını çektiği muhalefet partileri, toplumun algılarını yönetmek için türlü kampanyalar yürütüyor. Sosyal medyadan organize edilen ve yandaşları olan malum medyadan da desteklenen bu kampanyalarda her türlü manipülasyona rastlamak mümkün.
Mesela “128 milyar dolar nerede?” diye bir kampanya başlatmışlardı. Sanki birleri hazinen 128 milyar dolarını cebine indirmiş gibi bir hava estirdiler günlerce.
Neyse ki, içlerinde sağduyu sahipleri var. CHP Milletvekili İlhan Kesici ortaya çıkıp, “Yahu finansal tablo okumayı bilen herkes biliyor ki ortada kayıp bir para yok” dedi. Sen misin oyunu bozan, aynı kadro hemen oklarını İlhan Kesici’ye çevirdiler. Gelen tepkiler sonrasında adamcağız söylediğini inkâr etmek zorunda kaldı.
Paranın çalınmadığı anlaşılınca bu kez, çarçur edildiği yalanına tutundular.
Oysa o paranın hazineden eksildiği dönmede Türkiye finansal terör saldırısına uğramıştı. Piyasaların kapalı olduğu saatlerde spekülatörler devreye girip doları uçurmuşlardı. Sonra da Türk borsasından çıkmışlardı.
Aynı merkezden yürütülen bu operasyonun amacı, seçilmiş meşru hükümeti köşeye sıkıştırmaktı. Sadece doları uçurmadılar, patates soğanın fiyatının 5 kat arttılar.
Ne tesadüf ki bütün bunlar yerel seçim öncesinde oldu.
Yani birleri Türkiye’de iktidarın el değiştirtmesini istedi.
Baktılar yargı darbesiyle, 15 Temmuz kalkışmayla olmuyor, birde ekonomik darbeyi denediler.
Kısmen başarılı da oldular. Zerre ortak noktası olmayan muhalefet partileri tek vücut oldular ve İstanbul, Ankara, Antalya başta olmak üzere büyük şehirlerde HDP destekli Millet İttifakının adaylar seçildi.
İşte bu oyuna sadece Bursa gelmedi. Bursa’da Cumhur İttifakı’nın adayı Alinur Aktaş hem de Mustafa Bozbey’e karşı kazandı.
Yeri gelmişken şunu da belirtelim ki, aslında Mustafa Bozbey’de yıllarca algı belediyeciliği yaptı, 20 yönettiği Nilüfer’de çakılı çivisi olmadığını cümle âlem biliyor. Varsa çıkıp göstersinler.
Geçelim.
Dün genelde ve yerelde yürütülen onca algı operasyonuna rağmen, Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Alinur Aktaş Bursa’daki köşe yazarları ile bir sohbet toplantısı yaptı.
Toplantıda Bursa’da yürütülen algı operasyonları da gündeme geldi ki bence en önemli kısım burasıydı.
Onca algı operasyonuna rağmen Bursa’da seçimi kazanan Alinur Aktaş, boş durmuyor tarihe geçecek hizmetler yapıyor.
Yapılanları burada tek tek saymaya gerek yok.
Alt, yapı, ulaşım, yeşil alan düzenlemeleri gibi klasik belediyecilikten çok öte işler yapıyor Alinur Aktaş.
Tarihi aksın ortaya çıkarılması, Bursa’daki çarpık kentleşmenin önüne geçmesi ve yıllara uzanan eskinin yanlışlarını bir bir düzeltmesi, turizm konusunda yaptıkları gönüllere giriyor ve yapılan kamuoyu yoklamalarında memnuniyet üst düzeyde çıkıyor.
Hah işte bundan rahatsız olanlar, kıskananlar var.
Kiminde seçimi kaybetmenin acısı, kiminde kaybolan rantlarının sıkıntısı var.
Üstelik yapılan araştırmalarda da Bursa’da Alinur Aktaş’tan memnuniyet üst düzeyde çıkıyor. İstanbul’da ise tam tersi bir tablo var. Ekrem İmamoğlu’nun imajı yerlerde sürünüyor. Oy verenler bin pişman oldular.
Hal böyle olunca, malum çevreler sosyal medyadan organize ettikleri yalan ve iftiralara sarılıyorlar.
Hangi birini saysak ki?
Kitap okuyan kız heykelinin mini etekli diye kaldırıldığı, insan kaçakçılığı yapıldığı, aşarısız olduğu için görevden alınacağı gibi asılsız, mesnetsiz yalan ve iftiralar gırla gidiyor.
Peki, bütün bu asılsız yalan ve iftiralar olurken Alinur Aktaş ne yapıyor?
Söyleyeyim.
Bursa için var gücüyle çalışıyor ve her geçen gün daha çok gönle giriyor.
Eeei ne demişler: “İt ürüüür kervan yürür”