TDK sözlüğünde Lavuk: Gereksiz konuşan, önemsiz konular üzerinde fazlaca duran, hareketleri ve sözlerinde meymenet olmayan (kimse) olarak izah edilir.

Bazı olaylar vardır Literatüre göre anlatırsan çok yorulur, karşındakini de yorarsın. Deneyimli siyaset erbabı bu tip olayları halkın anlaması için bir fıkra veya tarihten bir alıntı ile anlatmayı yeğlerler. Bu yöntemi en çok kullananlardan biri de Demirel’di. Bugün bende aynı yöntemi kullanayım diyorum.

Ülkenin birinde Tilkiler, eskisi gibi kümeslere dadanıp av yapamaz olmuşlar. Bütün taktikleri ezberlenmiş olduğu için her hamleleri boşa gidiyormuş. Ana konumda olan Lider Tilki Kurnazoğlu başkanlığında toplanmışlar ne yapalım konusu tartışılmış,  sonuçta kümeslerin yetkilisi horozlarla konuşmaya karar vermişler. Tilki tarafı bir elçi gönderip tekliflerini iletmişler “Biz tilkiler olarak size çok zulmettik. Çok yanlış yaptık, yumurta çaldık, sizden yakaladığımızı boğduk yedik, hülasa biz bu günahlardan tövbe edip, hacca gitmeye karar verdik. Bildiğiniz gibi o mübarek yere giderken helallik alınıp gidilir. Yerini zamanı sizin belirleyeceğiniz bir yerde sizinle helalleşmek istiyoruz” der.

Horoz kümese döner durumu anlatır. Kümestekiler; “bunların her sözü yalandır. Hiçbir sözlerine güvenilmez,  yalanları ortaya çıkınca yüzleri de kızarmaz.” Kontrol için birini gönderelim baksın.  Ona göre hareket ederiz. Horozun birini elçi olarak gönderirler. Tilki böyle bir kontrolün olacağını beklediği için; hazırlıklıdır. Horoz yanlarına varınca ne görsün? Bütün tilkiler ihrama girmiş, ellerde tespih, başlarda takke zikir halindeler. Lider tilki horozu görünce; “muhterem horoz efendi, ne olur hacı olmamız sizin vereceğiniz helalliğe bağlı. Yoksa hacca gidemeyiz. Nerede isterseniz bildirin de orada toplanıp her birimiz her birinizle helalleşelim, arkadaşlara selamlarımı dua ve muhabbetlerimi ilet” der.

Elçi horoz etkilenmiştir. Kümese dönünce durumu hayretler içinde “bembeyaz ihram kıyafetleriyle şöyle zikir yapıyorlardı, böyle istiğfar ediyorlardı” diye anlatır.                                            Tecrübeli horoz

Sen tilki zikrini bırak ve bana söyle:

Tilkilerin gözlerine baktın mı?

Baktım efendim

Nasıl bakıyorlardı Tilki gibi mi?

Doğrudur efendim tam bir tilki gibi bakıyorlardı

Seninle konuşurken ağzının suyu akıyor muydu?

Aynen efendim çenesinden akıyordu.

Anlaşıldı, eski tas eski hamam

Bunların tövbesi de haccı da helalleşmesi de her zamanki gibi palavra. Atalarımız boşuna “Tilkiyi tavukla taşlasan, yarabbi azabını artır diye yakarır” dememiş.

Benzer hamleler bir CHP klasiğidir. Katı Laiklik uygulamaları, halk ile CHP arasında uçurumlar oluşturmuştu. 1946 seçimlerini açık oy gizli tasnif (sayım) hilesi ile çalan CHP, bir daha ağzı ile kış tutsa seçim kazanamayacaktı. (bu seçim hırsızlığını TV programında bizzat Kenan Evren’den dinlemiştim)  1950 seçimleri öncesi İsmet İnönü muhafazakâr seçmenden oy alabilmek için Şemsettin Günaltay’ı 1949 yılında başbakan yapmıştır. Şemsettin Günaltay İstanbul İlahiyat dekanlığı yapmış biridir. Başbakan olunca; 1949’da imam-hatip kurslarını açmış, Ankara Üniversitesi bünyesinde İlâhiyat Fakültesini kurmuştur.

Hileli seçim kanunu değiştirmiş  gizli oy açık sayım yöntemini getirmiş,

Okullarda “güya” dini bilgi için okutulan Müslüman Çocuğunun Kitabı” adlı kasıtlı yanlışlarla dolu kitap, Günaltay’ın isteği ile kaldırılmış yerine Ahmet Hamdi Akseki’ye yazdırılan kitaplar okutulmuştur.

Şemsettin Günaltay’ın başbakanlığa atanması ve yukarıda belirttiğim düzenlemeler; Muhafazakâr seçmene karşı yaklaşan seçim için bir helalleşme operasyonu idi.

Sonuçta 14 Mayıs 1950 seçimleri yapılmış. Demokrat Parti 406, CHP 69 milletvekili çıkarabilmiştir. CHP’nin seçim rüşvetini millet elinin tersi ile itmiş, göz boyama numaralarına, abrakadabra diyerek şapkadan tavşan çıkarmasına izin vermemişti.

Bu güne gelince ne görüyoruz;

Atatürk ile Apo posterlerinin yan yana asıldığı gezi olaylarına destek veren,

411 vekilin evet dediği başörtüsü yasağını kaldıran kanunu AYM ’ye götüren,  Ayasofya’nın ibadete açılışına itiraz eden,

Taksim’e cami yapılmasına karşı çıkan,

15 Temmuz darbe girişiminde tankların arasından sıvışan,  

PKK-YPG ile mücadele tezkeresine hayır diyerek PKK yöneticilerinden övgü alan

HDP ile gizli ortaklık suçlamalarına cevap veremeyen,

HDP ’sini aklamaya çalışan

YPG silahlı örgütünü, terör örgütü görmeyen

FETÖ ’ye kol kanat geren

Suriye’de, Libya’da, Azerbaycan’da ne işimiz var diyen,

Mavi vatan için saldırgan ve yayılmacı nitelemesi yapan bir parti var karşımızda.

Liderinin gözlerine bakıyoruz; tek parti dönemi gözleri,

Ağzının suyu çenesinden damlayan bir KK

ABD öncülüğünde batı, Türkiye’ye karşı haçlı seferinde

Millet haçlılara karşı vatanı savunma derdinde,

Bu Lavuk; tavuk peşinde!