Maskeleri attık, travmasını atamadık üzerimizden…
Temizlik hastası, aşı manyağı olduk hala kurtulamadık şu koronavirüs illetinden…
Biz aşıların dozlarını arttırdıkça o da varyantlarının sayısını arttırıyor…
Varyantın da varyantı çıkıyor…
Hatırlatma dozundan sonra sıra kafayı tırlatma dozuna gelecek diye korkuyorum!
Sağlık Bakanı ve konunun uzmanları, virüsün normal grip virüsünden farkı kalmadığını söylüyorlar ama yine de tedbiri elden bırakmamalı.
Öldürmüyor fakat süründürüyor!
Yakın çevremden biliyorum, üç aşılı olmalarına rağmen yakalanıp, iyileşme sürecini bir hayli zahmetli geçirenler oldu.
O yüzden toplu ulaşım araçlarında, kapalı ortamlarda sıcak havaya rağmen hala maske kullananları, burnu akar akmaz test yaptırmaya koşanları kimse yadırgamıyor…
Bu aralar Omicron’un alt varyantı BA2 çok popüler!
Niye BA2 adını vermişler bu virüse diye merak ediyordum, sonunda öğrendim…
Meğer bu virüsün en çok sevdiği sektör, basınmış!
İlk söylediklerinde inanmadım fakat son bir hafta içinde yakalanan meslektaşlarımı duyunca inanmaya hatta hafiften ürkmeye başladım.
Cennet Yüzer Cankılıç arkadaşımın üstelik de bu ikinci yakalanışı!
Birincisini çok ağır geçirmişti neyse ki bu sefer hafif atlatmış…
Kendisine o kadar söylüyor dostça uyarıyorum, çok sık Ankara’ya TBMM’ye ziyaretlere gitme diye…
Dinlemezse beni daha çok varyantlar görür, seçime kadar!
Ya Namık Göz’e ne demeli!
Yıllık izninde git memleketin Diyarbakır’a, orada gölgede 45 derece sıcakta koronaya yakalan!
Hani bu virüsün en korktuğu D vitaminiydi!
Bol bol güneşe çıkın, D vitamini alın diyordu aylardır uzmanlar…
D vitamininin ağababası Diyarbakır güneşi niye Namık’ı korumamış?
Hadi güneşi etki göstermedi, kebapları da mı fayda etmedi arkadaşım?
Bursa’dan Diyarbakır’a gönderdiğimiz Basın İlan Kurumu Müdürü sevgili Osman Başeğmez’e uğrasaydın keşke, şifa niyetine vitamini deposu Diyarbakır karpuzundan ikram ederdi.
Şaka bir yana, köşesinde yazdığına göre ağır geçirmiş koviti… “Korkmayın, virüs, gribe döndü diyenler” okusa yazısını çift maskeyle sokağa çıkar!
Cennet’e ve Namık’a geçmiş olsun ve bu son olsun dileğinde bulunuyor, acil şifalar diliyorum. Bu vesileyle burnu akan diğer meslektaşlarımı da uyarıyorum…
Gördüğünüz gibi BA2 varyantı, basına takmış durumda!
İnatçı olduğu kadar kurnaz bir virüs…
Özellikle köşe yazarlarına bulaşıyor ki, köşelerinde yazarlarsa bedavadan reklamım olur, gündemde kalırım diye düşünüyor!
“Delikanlı basın, beni de yazın!” diye tahrik ediyor resmen!
Aman ha!
BA2 varyantının tuzağına düşmeyelim, yazılarımızı, haberlerimizi yazarken maskesiz, kolonyasız klavyenin başına oturmayalım…
Bu virüs, tıklarken okurlara da geçebilir, vebal almayalım!
