Ne bayramı mı?

Demokrasi bayramı!

Milli irade olarak giyinip en güzel giysilerimizi, epeydir görüşmediğimiz, özlediğimiz seçim sandığını ziyarete gideceğiz…

Kolonya yerine oy pusulası, baklava, çikolata, şeker yerine de ‘evet’ mührü ikram edecekler, almamazlık etmeyelim!

Bayram harçlığımız zarfın içinde!

Bu vesileyle Demokrasi Bayramınızı kutluyor, adayların mazbatalarından seçmenlerin sağ duyularından öpüyorum.

14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili seçimlerinin ülkemize, kentimize, demokrasimize hayırlar getirmesini diliyorum…

Genel ve yerel seçimler kaybedenin olmadığı ülkeye hizmet bayrağı yarışıdır…

Yarışa bu amaçla giren tüm partileri, cumhurbaşkanı ve milletvekili adaylarının hepsini sandığın sonucuna bakmadan tebrik ediyorum.

Yarın aynı zamanda Anneler Günü

Başta annem olmak üzere hayatta olan tüm annelerin ellerinden öpüyor, aramızda olmayanları da rahmetle anıyorum.  

SEVELİM, SEVİLELİM

Oxford Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı, tam 75 yıl boyunca 1500 deneğin hayatını takip etmiş…

Niçin mi?

Mutluluğun formülünü bulmak için!

Bir formül için 75 yıl o kadar insan izlenir mi yahu?

Popçu Demet Akalın’a sorsaydılar “evli, mutlu, çocuklu” diyerek verirdi formülü!

Bulmuşlar mı peki Oxford’lu bilim insanları formülü?

Bulmuşlar!

75 yılın sonunda sormuşlar o deneklere:

“Yaşadığınız ömür boyunca sizi en çok mutlu eden şey neydi?”

Hepsinin verdikleri ortak cevap:

“Sevmek ve sevilmekti!”

Gördüğünüz gibi ne para pul ne aşk ne şöhret ne makam ne de mal mülk sadece sevince ve sevilince mutlu oluyormuş insanlar…

Bu bilimsel veriyi önceki akşam, Genç Sanayici İş İnsanları ve Yöneticileri Derneği GESİAD’ın geleneksel Sinerji toplantısının konuşmacı konuğu Mandıra Filozofu filmiyle ünlenen oyuncu Müfit Can Saçıntı’dan dinledik…

İlginç araştırmayı anlattıktan sonra cebinden bütün 200 liralık banknot çıkaran Saçıntı, paranın üzerindeki halk ozanı Yunus Emre’nin resmini gösterip, hemen altında yazan yine ozana ait “Sevelim, sevilelim” sözünü okudu:

“Görüyorsunuz, Oxford’un 75 yılda bulduğu mutluluğun formülünü bizim Yunus Emre’miz ta 700 yıl önce söylemiş!”

Sahneye çıplak ayakla çıkarak insanoğlunun dünyaya çıplak ayakla gelip aynı şekilde gideceği mesajını da veren Mandıra Filozofu, sinema, dizi ve tiyatro oyunculuğu yaptığı dönemlerde başından geçen esprili anılarını anlatarak, GESİAD üyelerini gülmekten kırdı geçirmedi ama neşeli dakikalar geçirtti.

Ülkedeki ekonomi ve seçim gündeminin stresini attılar…