Dün medyamızı ziyaret eden AK Parti Bursa ikinci bölge 2. sıra milletvekili adayı Ayhan Salman’la seçim sohbeti yaparken, onunla ilgili iki güzel haber öğrendim…
Birincisi;
Çok yakında dede oluyormuş…
“Dedelik nasıl bir duygu?” diye sorunca, tecrübemi konuşturdum:
“Torun sevgisi anlatılmaz yaşanır! Ankara’ya gidince en çok onu özleyeceksiniz…”
Salman’ın ikinci haberine gelince…
O da EYT’liymiş meğer…
Emeklilik dilekçesini vermiş ama henüz maaş bağlanmamış…
“Muhtemelen SGK milletvekili olmanızı bekliyor” esprisi yaptık…
Aynı zaman AK Parti MYK üyesi olan Ayhan Bey’le, il başkanlığı yaptığı dönemden tanışırız…
Siyasette çok ön plana çıkmayı, medyada görünmeyi pek sevmez fakat müthiş bir mizah duygusuna hakim…
“İyi ki yazarlığı seçmemişsiniz, yoksa yanmıştım!” diye takılırım kendisine her zaman…
Espri yeteneğini seçim gezilerinde de sergilediğini söyledi…
Hafta sonu Mudanya’daki seçim çalışması sırasında, bir vatandaş “İYİ Parti’den misiniz?” diye sorunca, gülümseyerek AK Parti broşürünü uzatmış Salman:
“Hayır! Biz en iyi partideniz!”
Yine Mudanya’da mezeleriyle meşhur alkollü bir balık lokantasına girmişler…
Uğradıkları en kalabalık masada demlenen vatandaşlara mezelerin lezzetini sormuş Ayhan Bey…
Tatmaları için masaya buyur edilince, “Meze rakısız gitmez, o da bize gelmez” diyerek teşekkür etmiş…
Fakat tam o sırada hemen arka masada demlenen grubun, rakı şişesi ve bardaklarını saklama telaşına girdiklerini fark edince onların da yanlarına gidip, nedenini sormuş…
“Biz de Tayyip Reisçiyiz!” deyince, “O zaman afiyet olsun, yarasın!” esprisi yaparak ayrılmış yanlarından…
Sohbetimizde 14 Mayıs seçimleriyle ilgili görüşlerini de sorduk Salman’a…
İddialı bir yorumda bulundu:
“Ben 2018 seçimlerinde de sahadaydım. Bu seçimde insanların daha kararlı olduğunu görüyorum. Halkımız dünyadaki ekonomik, siyasi gelişmelere de bakarak ülkemizdeki gelişmeleri değerlendiriyor artık… Ve ekonomik sorunları çözerse yine Tayyip Bey’in çözeceğine inanıyor. Cumhurbaşkanlığını ilk turda alacağız. Milletvekili seçimi de Cumhur İttifakının zaferiyle sonuçlanacaktır…”
CAHİLİYE SERVİSİ ŞART!
Sosyal medyada yapılan bir sokak röportajında, genç kadın sağlıkta ülke olarak geldiğimiz seviyeyi şu sözlerle anlatıyordu:
“Eskiden hastanelere gittiğimizde doktorlar bizi azarlardı. Şimdi öyle mi? Biz onları dövebiliyoruz artık! Hele bir azarlasınlar! Nereden nereye? Bundan güzel gelişme mi olur?”
Zaytung haberi filan değil gerçekten diyor bunları…
Hep diyorum, hastanelerimize Cahiliye Servisi şart!
Hem de yataklı!
