Bugüne kadar bana mailler ile, hastalarım ve eşim dostum tarafından sorulan bazı soruları ve cevaplarını sizlere aktarmak istiyorum.
1-Omega-3 nedir? Nasıl ve hangi kaynaklardan alabiliriz?
Omega-3 çoklu doymamış bir yağ asididir ve vücudumuzda yapılamaz. Bu nedenle mutlaka dışarıdan almamız gerekir. Anne karnındaki ilk günlerimizden son nefesimize kadar gerekli olan bu yağ asidi başta beynimiz olmak üzere tüm organlarımızdaki hücrelerin duvarında yer alır. Vücudun iç ve dış düşmanlarına karşı savaşında (enflamasyon) daima kurtarıcı bir rol oynar. Allerjiler, kalp damar hastalıkları, kanserler, obezite, depresyon, romatizmal hastalıklar, bunamalarda her zaman kurtarıcı rollerden biri omega-3 e aittir.
En iyi kaynak balıklardır. Minimum günlük almamız gereken doz 1 gramdır. 1 gram omega-3 elde etmek için 75 gram somon veya 75 gram hamsi veya 75 gram sardalye veya 75 gram istavrit yeter. Ayrıca 100 gram uskumru, 250 gram ton balığı veya yarım kilo yayın balığı da bize bu miktarı sağlar. Bu balıkları omega-6 içeren bir yağ ile kızartarak yediğinizde omega-3 alamazsınız. Bu nokta çok önemlidir.
Doğal beslenen hayvanların et, süt (ve süt ürünleri) ve yumurtaları da orta derecede omega-3 kaynaklarıdır. Hayvansal kaynaklardan elde edilen kadar etkili olmasa da keten tohumu, ceviz, kabak çekirdeği, semizotu, yulaf kepeğinde de omega-3 vardır. Vücudumuz hayvansal kaynaklar dışında gelen omega-3 yağ asitlerinden daha az oranda yararlanabilmektedir.
2- Omega-3 üm eksik ise nasıl anlarım?
Bazı laboratuvarlar vücudumuzdaki omega-3 düzeyini ölçebilmektedirler. Burada EPA ve DHA adlı 2 yağ asidi ölçülür. Fiyatı belirgin derecede yüksektir. Ancak bunu ölçtüremezseniz dahi bu konuda uzman bir hekim beslenmenizi sorgulayarak ve aşağıda sıralanan bulguların varlığını araştırarak sizde omega-3 eksikliğini büyük oranda saptayabilir. Artmış kulak kiri, seslere karşı tahammülsüzlük, şekeriniz olmadığı halde aşırı su içme ve idrara çıkma, eklem ve kas ağrıları, değişken ruh hali (kaygı, ağlama, dalıp gitmeler), pul pul dökülen deri ve kepeklenmeler, kırılgan ve ince tırnaklar, cansız saçlar bu belirtilerden bazılarıdır.
3-Omega-3 kapsülleri almalımıyım?
Önerilen doz günde 1 gramdır. Bazı durumlarda omega-3 kendisi de serbest radikal oluşumuna neden olabilir ki bu genellikle E vitamini takviyeleri ile engellenebilir. Kapsül ucuz da olabilir, pahalı da olabilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta içindeki omega-3 gram olarak düşük mü değil mi? Ağır metallerden arındırılmış mı? gibi sorulardır. Ağır metallerden arındırılmış kapsüller özellikle çocuklar ve gebeler için çok önemlidir.
4-Omega-3 kilo verdirir mi?
Yurt dışında pek çok klinik omega-3 ü obezite tedavisinde kullanıyor. Çünkü obezite de bir enflamasyon nedenidir ve omega-3 yağ asitleri iyi birer antienflamatuardır. Diğer bir etkileri de şekerin yağa dönüşmesini engellemeleri ve insülin direncini kırmalarıdır.
5-Elma sirkesi şekere iyi gelir mi?
Elma sirkesi mide boşalmasını geciktirir. Birlikte alındığı gıdaların glisemik indeks değerlerini düşürür. Yani kana hızlı bir şekilde geçme özelliği olan gıdalar ile karışarak bu geçişi yavaşlatırlar. İçindeki probiyotik bakteriler ile bağırsaklarda varsa kandida mantarını engellerler. Kandida mantarının varlığı kişiyi daha çok şekerli ve unlu gıdalar yemeye yönlendirir. Bu etkilerinden dolayı elma sirkesi şeker hastalarında tercih edilmesi gereken bir gıdadır.
6-Hashimoto hastalığım var mı? Hangi belirtiler görülür?
Özellikle ileri yaştaki kadınlarda sık görülen ve vücudun kendi dokularına savaş açtığı bu hastalık artık teşhisi son derece kolay olan bir durumdur. Tedavisinde ise yaşam tarzınızda ciddi değişiklikler yapmazsanız hiç bir ilaçtan tam şifa alamazsınız. Aşağıdaki belirtilerin varlığında mutlaka bir hekime danışılmalıdır.
Son zamanlarda yemem değişmedi ama çok kilo aldım. Elimi kolumu kaldıramıyorum, iş yapamıyorum. Halsizim, sürekli yatmak istiyorum. Çok üşüyorum, eskiden çok terlerdim ama şimdi terlemiyorum. Çok unutkan oldum, dolabın kapağını açıyorum, alacağım neydi unutuyorum. Sürekli şişkinliğim var ve rahat tuvalete çıkamıyorum. Bu gibi durumlar Hashimoto hastalığında sıklıkla karşılaşılan belirtilerden olup geç kalmadan bir tıp hekimine başvurulmalıdır.
