Türkiye’nin 2 büyük kentini deniz yoluyla bağlayan ve Bursa’ya özel alınan feribot, özelleştirilen İDO’nun seferleri bırakmasının ardından, sahibi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce de gözden çıkarıldı.
2000’lerin en başlarında…
Belediyelerin işbirliğiyle;

İlk adımı atan, işbirliği talep eden Bursa’nın Mudanya’da müstakil iskele kurması ve İstanbul’un feribotları almasıyla seferler sürdürüldü.
Velakin…

Bu yıl;
İzmit Körfezi’ne köprünün açılması ve mazotun pahalılığı gerekçeleriyle seferlere nihayet nokta da konulmuştu.
Özelleştirilmiş dönemle;

İDO’nun, belediyecilikteki gibi ‘kent ve toplum duygusallığıyla davranmadığı’ ve bu nedenle ‘zarar etmeyi göze alamadığı’ yorumları yapılıyor.
Bu gelişmeye karşılık…

Olan; Bursa’ya oldu.
İstanbul’a köprüyle ulaşmak kolay, ama…
Otomobillerle;

Bursa’dan, İstanbul’da turizm, ticaret ve sosyal hayatın daha farklı olduğu Avrupa Yakası’na ulaşmak, trafik ve ekonomi gerçeğiyle soruna döndü.

Geçtiğimiz günlerde…
CHP’nin Bursa’daki yerel örgütü olarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ziyaret gerçekleşmişti, Bursa açısından çözüm umudu taşınıyordu.

Ayni siyasi partili olunsa da…

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan, “İnceleyelim” diye karşılık gelse de, henüz açıklanan bir sonuç yok.
Üstelik…

‘Orhan Gazi’ isimli olanı ne oldu, bilemiyoruz, ama 1.192 yolcu ve 193 araç kapasiteli ‘Osmangazi’ feribotu; 235 milyon 800 bin TL+KDV üzerinden 3 Ağustos 2022 tarihinde ihalede olacak.

Deniz yoluyla toplu ulaşım işletmeciliğinin hayli sıkıntılı döneminde, feribotu alan çıkar mı, Yunanistan’dan bu deniz aracına da müşteri çıkabilir.
Bursa’nın yerelinde;

CHP’nin, İstanbul’un yerel yönetimine girişimleri tamamen sonuçsuz kaldı mı ve tekrar; yeni görüşme olacağından söz edilmesine rağmen, Bursa’nın kamuoyuna açıklama da yapılmadı.
Sözlü cevap beklenirken;

Bursa’nın önüne çıkan; feribotlardan birinin satışa çıkarıldığını öğrenmek ve artık bir dönemin tamamen kapanacağını düşünmek oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni yöneten CHP siyasi iradesi, sözünü ettiğimiz 2 feribot için kiralama veya satış yetkisi  almayı meclise getirmişti.
Bütçe ile Hukuk karma komisyonlarının ortak raporuna göre, feribotların ‘taşınmaz mal’ sayılamayacağı ve böyle karara gerek görülmediği gerekçesiyle de dosya iade edilmişti.
O oturumda…
AK Parti’li;
Hukuk Komisyonu Başkanı Muhammet Kaynar, İmamoğlu’na, İstanbul’da deniz ulaşımını 3 katına çıkartılacağına ilişkin vaadini hatırlattığı ve “Şimdi, bu vaadin tam tersi teklif yapılıp, Osman Gazi ve Orhan Gazi feribotları satılmak isteniyor.” dediğini öğrendik.
Bu vakitten sonra…
Türkiye’nin zor ekonomi koşullarında, Bursa’nın yereldeki adımı ve girişimiyle feribot seferleri yüklenilir mi?
Kentiçi toplu ulaşım, büyük kent ve döngüsü için öncelik görülüyor, yeni zamma rağmen zararına taşıma yapılıyor.
Şehirlerarası ulaşımda;

Bursa’nın feribot meselesini ve gelinen son noktayı aktarırken, merkezi yönetime dayalı ve üstelik süren bir başka hayal kırıklığını yeniden ifade edelim.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun sosyal medyadaki yeni bir paylaşımı da, Bursa’da yine hayretle karşılandı.
Paylaşımda;
İstanbul’da Marmararay’yla Söğütlüçeşme’ye ve oradan yüksek hızlı trenle önce Bilecik’e gelindiği ve sonra Ankara’ya geçildiği belirtiliyor.

Sözlerinin devamıyla;

Karaismailoğlu, “Bu imkanlar bir zamanlar Türkiye için bir hayaldi, şimdi ise hayatımızın vazgeçilmez birer parçası…” diyor.
Velakin…

Bursa, 4. büyük kent, ama….

‘Hızlı Tren’in temelinin atılmasından üzerinden 10 yıl geçti ve biten proje yok, hayal sürüyor.
Cumhurbaşkanı
’nın, Bursa’ya ilgisi ve takibi olabilir, ama dönen hizmet çarkının halkalarıyla ilgili bir mesele var.
Milletvekillerinden belediye başkanına…
Ankara’da kent adına baskı kurulduğunu dikkate aldığımızda, her daim ‘Ulaştırma’ bakanları ve idari yapısıyla dönen çarkta, tuhaflık var.