Dr. Ekşioğlu “Antioksidan dediğimiz zaman bir şeyin oksitlendiğini ve antioksid yani o paslanmaya giderici maddelerinde biz varlığını kabul ediyoruz. Dünyada orak kapasitesi denilen yani oksijen radikallerini bizi paslandıran maddeleri absobre edebilen, ortamdan uzaklaştıran aşağı yukarı 2 bin 500 veya 3 bin besin maddesi var. Bunlar sıralandığında bakıyorsunuz ki bu orak kapasitesi yani oksitlenmeyi engelleyen maddeleri içeren kapasitesi en yüksek olan guruplar var bunlardan birincisi meyvelerde aronya dediğimiz meyve dünyada her zaman bu ilklerin arasında ikinci sırada deri gurubu meyveler geliyor işte çilek olabilir, yabanmersini olabilir, kızılcık olabilir vs. Baharatlarda bir numara hep sumak. Sumak her zaman ilk onun arasında gidip gelir pek kullanmıyoruz ama sumak gerçekten baharatların içerisinde çok kaliteli bir baharattır. Sebzelerde ise bizim çoğumuzun özellikle gençlerimizin ve çocuklarımızın burun kıvırdığı barbunya olsun, nohut olsun, mercimek olsun, ıspanak olsun bunları sofralarımızdan eksik etmediğimiz zaman bizim kanserlere karşı vücudumuzu, hücrelerimizi oksitlendirecek maddelere karşı inanılmaz bir güç elde etmiş oluyoruz” şeklinde konuştu.