CHP eski milletvekilleri Mevlüt Dudu, Metin Lütfü Baydar ve Hakkı Akalın, CHP'de 3 milletvekilinin istifa etmesi ardından, partide birlik ve bütünlüğün sağlanması için devreye girerek 4 eski genel başkanla görüştü.

Deniz Baykal, Hikmet Çetin, Altan Öymen ve Murat Karayalçın ile görüşen eski vekillerin çabasına rağmen, CHP eski Yalova Milletvekili Muharrem İnce, partisinden istifa ederek, yeni parti kuracağını açıkladı. Bu gelişmeler üzerine arabulucu rolü üstlenen eski vekillerden Mevlüt Dudu ve Hakkı Akalın da partiden istifalarını açıkladı.

'PARTİNİN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAK İSTEDİK'

Mevlüt Dudu, CHP'de yaşanan son gelişmelere ilişkin açıklama yaptı. Dudu, partinin bütünlüğünü korumak için girişimde bulunduklarını aktararak, "Biz öncelikle sayın genel başkanlarımızdan bu duruma el koymalarını, inisiyatif almalarını, onların girişimleriyle partinin bütünlüğünün korunacağına inandığımızı söyledik. Bunun için bazı somut öneriler de götürdük. Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir nebze parti içi demokrasi açısından zenginleşebilmesi için 3 öneri götürdük. Önerilerimiz; genel başkanın partiye kayıtlı üyeler tarafından seçilmesi, cumhurbaşkanı adayının yine aynı şekilde partiye kayıtlı üyeler tarafından belirlenmesi ve üst üste 2 genel seçimde başarısız olan ki bunun da kriteri milletvekili seçiminde partiyi birinci parti yapamayan genel başkanın, genel başkanlıktan çekilmesi, ayrılması ve yeniden aday gösterilememesi idi. Sayın genel başkanlarımız bizim bu girişimimize önem verdiler, değer verdiler ve bir araya geldiler" dedi.

'3 ÖNERİMİZ DE REDDEDİLDİ'

Dudu, eski genel başkanların Deniz Baykal'ın evinde bir araya geldiklerini ve Murat Karayalçın'ın, Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi için görevlendirildiğini anlatarak, "Sayın Karayalçın, Sayın Kılıçdaroğlu ile görüştükten sonra bizi tek tek aradı ve görüşmesinin detaylarını anlattı. Bizim 3 önerimizden 2 tanesinin müzakere edilemeyeceği kanaati oluşmuş. Genel başkanın üyeler tarafından seçilmesi ve iki seçimde başarısız olan genel başkanın görevinden ayrılması şeklindeki önerilerimiz, müzakere edilebilir bulunmamış. Sadece cumhurbaşkanı adayının üyeler tarafından belirlenmesi önerimiz şartlı olarak; yani ittifak olmaması halinde CHP’nin kendi adayı ile ve ittifaktaki diğer partilerin de kendi adayları ile seçime girmeleri halinde ancak söz konusu olabileceği şeklinde bir kanaat ortaya çıkmış. Bunun sadece müzakere edilebileceği bize Sayın Karayalçın tarafından bildirildi. Yani bu 3 önerimiz de aslında pratikte reddedilmiş anlamına geliyor" diye konuştu.

'SAHTE BİR NİYET GÖSTERGESİ'

Dudu, Murat Karayalçın tarafından, Kemal Kılıçdaroğlu'nun İzmir dönüşünde kendileriyle görüşeceğinin bildirildiğini anlatarak, "Pazartesi günü Sayın Muharrem İnce, CHP ile yollarını ayırdığını açıkladı. Bu basın toplantısından yaklaşık 3 saat sonra Sayın Kılıçdaroğlu beni ve diğer arkadaşlarımı aradı. Biz de kendisine artık bunun bir anlamının kalmadığını, artık çok geç olduğunu söyledik. Çünkü ben bu ifadeyi kullanmak zorundayım ki Sayın İnce istifa ettikten sonra bu girişimle, sahte bir iyi niyet göstergesiyle bizlerin aranması ve görüşülmek istenmesini de ahlaki bulmadığımı ifade etmek istiyorum" dedi.

'CHP UMUT VEREMİYOR’

Dudu, şu anki CHP yönetiminin en büyük çıkmazının Cumhuriyet  Halk Partisi’nin kendi değerlerinden uzaklaştırılmış olması olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:

"Bunlar bir yana 18-19 yıldır iktidar olan AK Parti’ye karşı hala Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir varlık gösterememesidir. Bu nedenle biz Türkiye’nin yeni bir seçeneği yeni bir umudu olduğunu düşünüyoruz. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi ne yazık ki umut veremiyor. Bizim ayrılma ihtiyacı hissetmemizin temel nedeni budur. Sayın İnce ittifaklarla ilgili her zaman ifade eder ki ittifaklar seçime kısa süre kala söz konusu olur. Onun dışında bütün partiler önce kendileri milletin gönlünü kazanmaya çalışırlar. Seçime on kala bakılır. Bir ittifak ihtiyacı varsa ittifaklar o zaman konuşulur. Sayın Kılıçdaroğlu’nun hep gündeme getirdiği 'dostlar ittifakı' için dediği ‘Biz dostlarımızla iktidar olacağız, Millet İttifakı’nı iktidara taşıyacağız’ gibi söylemleri de doğru bulmuyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanına yakışan Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidara getirme hedefiyle hareket etmesidir."