Sakarya Üniversitesi Sakarya Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (SESAM), yeni korona virüsün dünyada hızla yayılmaya başladığından bu yana, ekonomik ve sosyal yönden dünyadaki değişimleri takip etmeye ve konusunda uzman kişileri misafir ederek görüşlerini almaya devam ediyor. Bu kapsamda Araştırma Görevlisi Tunç İnce’de korona virüsün ham petrol fiyatları üzerine etkisini araştırdı. Korona virüsün ham petrol fiyatlarına ilk etkilerinden, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki anlaşmazlığa ve ABD’nin etkisine kadar görüş bildiren İnce, çalışmasında gelecekte ne olacağı sorusuna ve Türkiye’ye yansımalarına da cevap arıyor.

Sağlık çalışanlarına teşekkür

Araştırmasının ilk kısmında sağlık çalışanlarına teşekkür eden İnce, “Sağlık alanında çalışan bilim insanları, yoğun biçimde salgına yol açan yeni tip Korona virüsün yayılmasını engellemek ve sebep olduğu korona hastalığını tedavi etmek için çalışmalarını sürdürüyor. Sorunun cevabını onlar verecek. Sağlıkçılarımız da bu mücadele de onlara zaman kazandırmak ve kayıpları minimuma indirmek için canlarını ortaya koyarak mücadeleyi sürdürüyorlar. Bu vesileyle hepsine sonsuz şükranlarımı sunuyorum. İyi ki varlar” dedi.

Beklenen oldu

Ham petrol fiyatları konusunda 2019 yılı içerisinde ekonomik göstergelerin bozulması dolayısıyla 2020 yılında petrol talebinin azalacağı ve fiyatların düşmesi beklentisinin oluştuğunu belirten İnce, korona virüs etkisiyle aşağı yönlü bir baskının oluştuğunu belirtti. Virüs salgını hızla artarken 5 Mart’ta petrol ihraç eden ülkeler birliği OPEC ve 6 Mart’ta da OPEC dışı petrol üreticileri OPEC+’ın toplandığını vurgulayan İnce, “Toplantıda hem beklenen küresel durgunluk hem de küresel salgın dolayısıyla oynaklığı üst düzeye çıkan ham petrol piyasasının dengelenmesi için toplam üretimin günlük 1,5 milyon varil kısılması noktasında görüşmeler yapıldı, ancak mutabakata varılamadı. Suudi Arabistan ve Rusya Federasyonu arasındaki anlaşmazlık, Suudi Arabistan’ın 1 Nisan itibariyle ham petrol satış fiyatlarında 6 ila 8 dolar arasında bir iskonto uygulayacağını ve mevcut üretim kapasitesi olan günlük yaklaşık 9,8 milyon varil olan ham petrol üretimini 12 milyon varile çıkaracağını açıklamasıyla devam etti. Ardından açıklama yapan Saudi Aramco ham petrol üretimini günlük 13 milyon varile çıkaracağını açıkladı. Bu haberle birlikte Rusya Federasyonu, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Irak da üretim artışı kararı aldı. Toplantıda günlük üretimin 1,5 milyon varil kısılması planlanıyordu ancak, Suudi Arabistan ve Rusya Federasyonu arasındaki çekişme dolayısıyla günlük üretimin yaklaşık 4 milyon varil arttığı yeni bir yola girilmiş oldu” ifadelerini kullandı.

Toplantı kararı alındı

Panik ortamına bir katkının da ABD Merkez Bankasından geldiğini söyleyen İnce, “Brent petrol fiyatı 31 Mart’ta dip yaptıktan sonra az da olsa toparlanmış durumda. 3 Nisan itibariyle varili 34,88 dolar üzerinden kapanış gerçekleşti. Bu yükselişin sebebinin, fiyatların bu düzeyde ne Suudi Arabistan için, ne de Rusya Federasyonu için sürdürülebilir olduğunun anlaşılması olduğunu söylemek gerekiyor. Rusya, 2020 için Brent petrolün varil fiyatını 42 dolar, Suudi Arabistan ise, Brent petrolün varil fiyatını 2020 için 60 dolar civarında öngörmekteydi. Hesaplar da bu fiyatlara göre yapılmıştı tabiki. Brent petrol varil fiyatının 22 doları görmesi tüm hesapları bozan bir gelişmeydi. Bunun sonucunda, OPEC ve OPEC+’ın 6 Nisan’da piyasalarda tekrar istikrar sağlanabilmesi için Suudi Arabistan’ın çağrısıyla toplantı kararı alındığı açıklandı. ABD başkanı Donald Trump’ın olaya müdahil olarak toplantı kararı alınmasında etkili olduğu biliniyor” dedi.

Türkiye için avantaj mı?

Türkiye’nin net petrol ithalatçısı olduğunu söyleyen İnce, “Bu açıdan bakıldığında ülkemiz için düşük petrol fiyatları bir avantaj gibi görünebilir. Nitekim salgın sebebiyle tüm dünyayı etkisi altına alan küresel krizi yaşamıyor olsaydık bu avantajı kullanabilirdik. Ancak üretim kanallarının ve talebin kısıtlandığı, dövizin yükselişini sürdürdüğü ve maliyetleri sürekli arttırdığı bu ortamda, ham petrol fiyatlarının avantajını kullanmamız mümkün gözükmüyor” ifadelerini kullandı.