Diyarbakır’da yaşayan 34 yaşındaki Gülay Kaplan B., çocuk sahibi olmak için birçok hastane ve kliniğe gitti. Erken menopoz nedeni ile çocuk sahibi olamayacağını öğrenen Gülay Kaplan B.’nin dünyasını başına yıkıldı. Yıllardır mutsuz ve huzursuz bir evlilik sürdüren çift, tavsiye üzerine Diyarbakır’da bulunan Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Hakan Çoksüer’e yönlendirildi. Burada yapılan teşhis ve 1,5 yılda yapılan PRP, akupunktur ve fitoterapi tedavileri sonucu uzun süredir hasreti çekilen gebelik haberi alındı. Çocuğu olmaz denilmesine rağmen başarılı tedavi sonunda gebe kalan Gülay Kaplan B. ve eşi, hayatın mutluluğunu tekrardan yakaladı.

"Bu hasta gruplarında normal şartlar altında çocuk sahibi olamayan hastalardır"

Prof. Dr. Hakan Çoksüer, hastasının 34 yaşında olduğunu, daha önce birçok kliniğe başvurduğunu söyledi. Hastasının erken menopoz ile birçok klinikte tedavi görmeye başladığını belirten Prof. Dr. Çoksüer, "Arkadaş tavsiyesi ile kliniğimize geldi. Bize geldiğinde hasta da çok ciddi anlamda demoralize edilmiş, FSH hormonları 58’idi. Hastaya erken menopoz tanısı konulmuştu. Hasta ciddi anlamda moral bozukluğu yaşıyordu. Çünkü gittiği her klinikte, ‘çocuğunuz olmaz, erken menopozdasınız, artık evinizde oturun’ şeklinde hastaya söylenmiş. Tabi hastanın ciddi anlamda travmatik bir psikolojik bozukluğu oluşmuş. Biz bu hastaya üçlü tedavi uygulamayı önerdik. Birinci uygulamamız PRP uygulaması. İkinci uygulamamız akupunktur uygulaması, üçüncü uygulamamız fitoterapi. Bu tür hastalar özel hasta gruplarıdır. Spesifik tedavi gerektiren hasta gruplarıdır. Çünkü bu hasta gruplarında normal şartlar altında çocuk sahibi olamayan hastalardır. Biz hastaya bu şekilde bir uygulama yaptık. PRP uygulaması normalde estetik alanda özellikle saç çıkartmak için, yüz gençleştirme de kullanılan bir tedavi biçimidir. Fakat biz de kendi kliniğimizde artık özellikle erken menopozlu hastalarda biz yumurtalıkların içerisine PRP uygulaması yapıyoruz. Aynı zamanda rahmin içerisine de uyguluyoruz bu hastalarda. Amacımız hem uterusu gençleştirmek, hem de yumurtaları gençleştirmek" dedi.

"12 gün sonra test yaptık ve gebelik testi pozitif geldi"

Hastaya akupunktur uygulaması da yaptıklarını ifade eden Prof. Dr. Çoksüer, "Akupunktur da hem stresi azaltmak hem yumurta imbalansını düzenlemek hem özellikle uterusun kanlanmasını artırmak hem de bağışıklık sistemini güçlendirmek için yaptığımız bir uygulama. Üçüncü bir uygulama fitoterapi. Fitoterapi de bitkisel tedavilerdir. Tabi bitkisel tedavi uzmanlar tarafından verilmesi gereken tedavilerdir. Bu üç tedavi planından sonra tüp bebek yapmaya karar verdik. Önce bir FSH düşürüp, önce bir yumurtalıkları güçlendirip ondan sonra eğer tedavi yanıt alırsa tüp bebek yapmaya karar verdik. Biz bu hastamıza bu şekilde bir yol haritası çizdik ve sonrasında FSH’ların düştüğünü gördük ve yumurtalıkların geliştiğini gördük. Sonrasında biz tüp bebek yapma karar verdik. Tabi tüp bebek yapıncaya kadar hasta umutsuzdu. Çocuğumuz olmaz diye bir umutsuzluğa kapılmıştı. Biz yumurta aldığımızda ve döllenme olduğu zaman da gözlerine inanamadı. Ta ki transfer yapılıncaya kadar. Sonrasında transferimizi yaptık. 12 gün sonra test yaptık ve gebelik testi pozitif geldi. Hasta da müthiş bir mutluluk anı oldu. Hasta gözlerine inanamadı. Ta ki bugün gebelik kesesini görünceye kadar, hamile kalamazsın denilen hastamız şu anda hamile" diye konuştu

34 yaşındaki Gülay Kaplan B., 1,5 yıl önce miyom ameliyatı olduğunu kaydetti. Ondan sonra tahlillerinde hormonumun çok yüksek olduğunu öğrendiğini aktaran Gülay Kaplan B., "1,5 yıldır sürekli bunun üzerine araştırma yapıyorum. Hakan hocayı gördüm. Onun yanına gelmeye karar verdim. 1 yıla yakındır onun yanında tedavi oluyorum, PRP oldum. Bu son gelişimde 58 FSH hormonuyla tüp bebek tedavisine başladı hoca. Şu an heyecanlıyım. İnşallah Allah nasip ederse, Allah’ın izniyle Hakan hoca sayesinde bebek olacak. Normalde bu hormonla tedavinin olmayacağını söylediler" şeklinde konuştu.