Kıymetli okurlarım. Yıllarımı obezite denilen ve yağlanmaya bağlı kronik enflamasyon adı verilen hastalığın tedavisine harcadım. Bunu halen hastalık olarak değil, bir görüntü bozukluğu zanneden mağdurlar ile ona göre uygulamalarda bulunan tedavi uygulayıcıları olduğu sürece daha çok alınacak yolumuz var demektir. Sizlere obezitenin nedenlerini, alınacak önlemleri ve tadavisini yazmam için bu köşede inanın 1 yıl bana yetmez. Bu nedenle ara ara genel hatları ile bu görüntülü katili kısa kısa bilgiler halinde sizlere aktaracağım.

Obezite vücudumuzda yağın fazlalığı demektir. Bu, dış görünüşü zayıf olan insanlar için de geçerli olabilir. Kilosu normal görünen ama MR görüntüleme esnasında kas oranı az, yağ oranı fazla bir çok hasta ile karşılaşmak mümkündür. Bu kişilerde de insülin direnci ve buna bağlı kan yağ ve şeker anormallikleri, yüksek tansiyon gibi sıkıntılar görülebilmektedir. O zaman net olarak ortaya şu çıkmaktadır: Vücuttaki yağ, kas, su oranınız çok önemlidir. Bedende normal olması gereken oranlarda kitlesel değişiklikler olduğunda vücudumuzda da bir takım arazlar ortaya çıkacaktır. Unutulmamalıdır ki obezite bir hastalık ise bu hastalığı tedavi edecek meslek grupları hakkında farkındalığın oluşması ve ona göre bir yol izlenmesi çok ama çok önemlidir.

Obezite bir çok nedene bağlı olabilir. En sık görülen 2 neden beslenme hataları ve hareketsiz yaşam tarzıdır. Sosyal yaşamın getirdiği bazı alışkanlıklar, duygusal açlıklar, bazı ilaçlar, baı hormonlar, genetik yatkınlık, tiroid hastalıkları, pankreas hastalıkları, mide ve bağırsak hastalıkları, probiyotik eksikliği, kandida fazlalığı, gluten allerjileri, kas ve eklem rahatsızlıkları, nörolojik problemler, bazı vitamin ve mineral eksiklikleri, esansiyel yağ eksiklikleri ve daha bir çok sebebe bağlı olarak kişiler kilo alabilir. Düşünebiliyormusunuz, sürekli sıcak bir odada uyumak, yüksek topuklu giyme alışkanlığı ve ortopedik olmayan yatak ve yastık bile bir obezite nedeni olabilir.

Hasta obezite nedeni ile hekime başvurduğunda hekim doğum anından başlayarak bütün geçmişi sorgulamak zorundadır. Anne sütü alıp almadığından tutun da çocukluk çağında kullandığı yoğun antibiyotiklere kadar, allerjilerinden tutun da ebeveynlerin durumunun sorgulanmasına kadar, öğrenim durumundan tutun da mesleğine kadar hastaya sorular sormalısınız. Akü işinde çalışan bir obez birey kronik kurşun zehirlenmesi ise bunu (rutin olarak kanda kurşun seviyesi istenmeyeceği için) hastayı sorgulayarak anlarsınız. Aksi halde bir yerlerde yanlışlıklar yapar ve obeziteyi sadece gıdaları keserek çözmekten başka şansınız olmaz. Bu da mutlaka bir müddet sonra geri teper. Bu sorgulamanın ardından mutlaka diş yapısından, tükrük salgısının durumundan tutun da kas eklem kuvvetine, düz tabanlık olup olmadığından tutun da karaciğe büyümesinin olup olmadığına kadar hastayı iyi bir fizik muayenen geçirmek gereklidir. Her obez hastada yaşı ne olursa olsun tansiyon, nabız ve ateş ölçülmelidir. Ter oranı, nefes alıp verme sıklığı dikkate alınmalıdır.

Bundan sonraki aşama hastanın vücut yağ, kas, sıvı oranını değerlendirmektir. Erkeklerde % 18, kadınlarda ise % 22 oranları yağlanmanın üst sınırıdır. Yağlanma arttıkça hastalığın derecesi ve buna bağlı gelişebilecek komplikasyonlar da artacaktır. Meslek hayatımda % 60 lı seviyelerde yağ oranına sahip hastalar gördüm. Yani 100 kilo gelen bir hastada 60 kilo yağın olması demektir bu. 60 kiloda evlenen, çocuk sahibi olan, askere giden insanlar çoktur. Olayın korkunçluğunu bu kıyaslama ile değerlendirin.

Ölçüm aşamasından sonra bazı tetkikleri isteyerek obezitenin sebebini anlamayı kolaylaştırırsınız. Dışkıda mantar olması, sindirim bozuklukları olması, bazı özel ve hastalık sebebi bakterilerin olması çok önemlidir. Kan şekerinin durumu, insülin direnci ve karaciğer yağlanmasının tesbiti gereklidir. Omega-3, bazı vitamin ve minerallerin eksik olup olmadığı mutlak araştırılmalıdır. Özellikle bazı yaş grubunda tiroid hastalıkları ve hormonal hastalıkların varlığına dikkat edilmelidir. Gerekirse ayak ve boyun kan damarlarının akım durumlarına bile bakılmalıdır.

Son aşamada ise hastanın 24 saatine hakim olabilmek için özel olarak geliştirilen ve dünyanın sayılı merkezlerinde hastalara uygulanan geniş kapsamli bir form ile hastanın kullandığı teflon, alüminyum kaplardan, yemeklere koyduğu tuza kadar bir çok bilgiyi hastadan almalısınız.

Kıymetli okurlarım. Obeziteyi ciddiye alın. Sizi kitap okurken gören çocuk kitap okur. Sizi telefon ve televizyon bağımlısı olarak gören çocuk da bunların bağımlısı olur. Sizi her gün yemek ile özdeşleştiren çocuk da anne baba gibi obez olur. Her şey sizin elinizde…