Başkan Turgay Erdem, Nilüfer Nikahevi’nde düzenlediği toplantıda 2 yıldır yapılanları anlatıldı. Erdem, “31 Mart 2019 seçimlerinin üzerinden 2 yıl geçti. Ancak pandemi nedeniyle geçen yıl sizlerle bir araya gelemedik. Bu yıl pandemi devam etse de kurallara uyarak sizlerle bir araya gelmek ve Nilüfer’in son 2 yılını değerlendirmek istedik, tekrar hoş geldiniz diyorum. Bildiğiniz gibi Nilüfer’in 34 yıllık bir geçmişi var. 1987 yılında ilçe statüsüne kavuşan Nilüfer, başlangıçta sadece Bursa’nın toplu konut bölgesiydi. Ve çok hızlı büyüdü.

Kurulduğunda tahmini 50 bin kişinin yaşadığı Nilüfer’de bugün yaklaşık 485 bin kişi yaşıyor. 34 yılda neredeyse 10 kat artan nüfusu buraya çeken şey, sadece planlı yapılaşma değil, aslında sunulan yaşam biçimi oldu. Kente kimlik kazandırmak için hummalı bir çabaya girişen Nilüfer Belediyesi, bu ‘otelkent’i “kültür-sanat ve spor kenti’ haline getirdi. Ve Bursa’da adeta bir odak kayması oluşturdu. Eskiden kültürel etkinliklere ulaşmak için Nilüferliler kent merkezine giderdi. Oysa şimdi aynı amaçla bütün Bursa Nilüfer’e geliyor” dedi.

Tarım şehri kimliği

Erdem, “Bugün bütün Türkiye Nilüfer’i çağdaş bir kent kimliğinin yanı sıra ‘sanatın ve sanatçının dostu’ bir yer olarak tanıyor. Kimliğimizle gurur duyuyor ve bu kimlikle yürümeye devam ediyoruz. Öncelikle Nilüfer’e bugün sahip olduğu değerleri kazandıran, bu kente emeği geçen tüm belediye başkanlarımıza ama en çok da, önceki dönem belediye Başkanımız Mustafa Bozbey’e teşekkür ediyoruz. Bizler kendisinden devraldığımız bayrağı daha yukarılara taşımak ve bu kentin renklerine yeni renkler eklemek için var gücümüzle çalışıyoruz. Bilindiği gibi 8 sanayi bölgesini barındıran ve bu yönüyle üretimin-emeğin kenti olan Nilüfer, aynı zamanda tarımsal üretim potansiyeli çok yüksek bir kent. Biz bu dönem, işte o potansiyeli harekete geçirmek ve Nilüfer’e ‘Tarım Kenti’ kimliğini kazandırmak istiyoruz” diye konuştu.

Temiz hava, su, toprak vurgusu

Temiz havası, temiz suyu, temiz toprağı olan, sağlıklı gıda üretebilen ülkeler geleceğin en güçlü ve en zengin ülkeleri olacağını belirten Erdem, “Nilüfer’i, işte o geleceğe hazırlıyoruz. Bu yüzden çevre sağlığına ve tarımsal üretime yönelik çalışmaları önemsiyoruz. Bu yüzden Nilüfer’in ‘sanayi kenti’ kimliğini mevcut haliyle korumak ama ‘tarım kenti’ kimliğini büyütmek istiyoruz. Hem ekonomik krizin, hem de pandeminin toplumu bir hayli yorduğu bu dönemdeyiz. Bu koşullar bizim önceliklerimizi de değiştirdi. Tarıma yönelmekle ne kadar doğru bir iş yaptığımızı bir kez daha anlarken, öte yandan halk sağlığına yönelik hizmetlere daha çok ağırlık vermek durumunda kaldık. Kitleleri bir araya getirecek tüm çalışmalarımızı durdurduk. Örneğin meslek edindirme ile kültür-sanat ve spor alanındaki tüm eğitim çalışmaları ve etkinliklerimizi durdurduk. Bunları mümkün olduğunca dijital ortamlara taşıdık” ifadelerini kullandı.

Yoksullar, engelliler ve yaşlılar olmak üzere toplumun dezavantajlı gruplarına yönelik hizmetler, pandemi döneminde daha büyük bir önem kazandığının altını çizen Erdem, “Bizler dayanışma ile sürecin tüm olumsuzluklarını ortadan kaldırmaya çalıştık. Yapılan işlerin ayrıntısı sizlere dağıtılan dosyada zaten mevcut. Ayrıca yapılan çalışmaları özetlediğimiz kısa bir filmimiz var. Dilerseniz şimdi onu izleyelim, ardından sorularınızı yanıtlamak için ben yeniden burada olacağım” dedi.
Toplantıya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, CHP İl Başkanı İsmet Karaca, İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz da katıldı.

Alinur Aktaş'ın sözü var

Toplantının ikinci kısmında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdem, Eko-Kent projesi hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Turgay Erdem, “O projeye çok önem verdik. Eko-Kent adıyla bilinen planlamaydı. Değişik bir planlama. Yeşil bantları koruyarak ciddi güzel bir planlamayı getirmiştik. Proje büyükşehir belediyesinde .Yakın zaman içinde projenin çıkacağı konusunda Alinur Aktaş’ın sözü var. Bu konuyu değerlendirdik. Seçim döneminde her iki büyükşehir başkan adayı da Eko-Kent ile beraber uydu kent yapımıyla ilgili kenti yaymak istediklerini, merkezlerin de buralara taşınması gerektiğini söylemişlerdi. Ulaşım entagrasyonu sağlarsanız, merkezleri kente yaydığınızda kenti büyütebiliriz. Biz yavaş büyümeyi öne sürüyoruz. Büyükşehir Belediyesinin yaptığı ulaşım master planına göre 2035 yılında 975 bin kişilik Nilüfer öngörüyorlar. Bu kadar hızlı bir büyüme istemiyoruz. Yavaş ve kontrollü büyüme istiyoruz. Sanayiyi de bir noktada tutmak istiyoruz. Sanayi yeterli büyüklükte var” şeklinde konuştu.