Korona virüs sonrası oluşturulmaya çalışan yeni normal düzenle birlikte yepyeni bir projeye daha imza atan Yunus Emre Enstitüsü, kültür merkezi bulunmayan ülkeler de Türkiye’ye dost ve Türkiye ile bağ kuran insan sayısını artırma hedefine yönelik 7/24 hizmet verecek olan ‘Yunus Emre Enstitüsü Dijital Kültür Merkezi’ projesini yeedigital.com adresinde hayata geçirdi. Kültür merkezinin açılışında konuşan Yunus Emre Enstitüsü Prof. Dr. Şeref Ateş , “Yunus Emre Enstitüsü olarak son 4 ayda Mart’tan beri salgınla birlikte çok yoğun faaliyetlerde bulunduk. Bu faaliyetler 4 temel başlık altında toplanabilir. Bunlardan birincisi ve en önemlisi Türkçe öğretimi Yunus Emre Enstitüsü salgınla birlikte dijital ortam üzerinde dünyanın her tarafına Türkçe kursları açmaya başladı. Dünyada ki bölgeleri ülkeleri 5 ana başlık altında topladık. Bu içinde bulunduğumuz bina bizim ülke çalışmaları yaptığımız bina ve her bir bölge içinde bu kursları başlattık. Şuana kadar 50 bin müracaat aldık. Dünyanın farklı ülkelerinden 15 bin öğrenci ile derslerimize başladık. 30’ar kişilik sınıflar oluşturarak bu sınıflarda birebir etkileşimli uzaktan dijital ortamda Türkçe dersleri yapmaya başladık. Böylelikle Sayın Cumhurbaşkanımızın bizden istediği, dünyanın her tarafına Türk dilini, kültürünü ve Türk anlayışını ulaştırma misyonumuzu başarıyla yerine getiriyoruz. Çünkü biz bu vesileyle 25 yeni ülkeye açılmış olduk. Sadece 58 merkezimiz yok buna ilaveten 25 ülkede de faaliyete başlamış olduk” ifadelerini kullandı.

Covid-19 ile ilgili bir bir site kurduklarını belirten Yunus Emre Enstitüsü Prof. Dr. Şeref Ateş , konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu sitemizde Türkçe ve İngilizce olarak dünyada ki bütün bilgileri her gün yenileyerek bilim insanlarına yardımcı olmaya çalıştık. Sanat ve estetik alanında Kovidoskop adı altında bir proje başlattık. Bu da dünyanın her tarafında kovid le ilgili çıkartılan bütün sanatsal eserleri onların telif sahiplerinden izin alarak bir sitede topladık. 4 ay boyunca dijital etkileşim için her hafta düzenli bir şekilde yeniden düşünmek yeniden yorumlamak başta olmak üzere bir çok bakanımızın özellikle Mütevelli başkanımız Kültür Bakanımızın katılımıyla bir çok program gerçekleştirdik. Bunlarla da 3 milyondan fazla insana ulaştık. Açılışını yaptığımız dijital kültür merkezi fikri ise önümüzdeki dönemde salgının devam edeceği bir gerçek. Onun için dünyanın her tarafın da daha ekonomik daha hızlı bir şekilde ulaşabilmek. Latin Amerika’da şuanda 5 bin tane öğrencimiz var. Honduras, Şiili, Meksika bir çok ülkede kültür merkezimiz olmadığı için bu dijital kültür merkezi ile her gün o ülkelere yayın yapmak, en az günde 1 saat canlı iletişim ve etkileşimde bulunmak, bu vesileyle Türkiye’yi Türk dilini, Türk kültürünü dünyaya tanıtmak istiyoruz .Çünkü kovid salgını ile birlikte bütün kültürlerde bir denemden bir sınavdan geçiyor ve Türk halkı Türk milleti olarak bu dönemi en iyi şekilde atlatan bir ülkeyiz. Bu konuda da Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleştirilen ani ve hızlı tedbirler dünyanın her tarafında takdirle karşılanıyor. Onun için dijital kültür merkezimizle birlikte, özellikle Arap coğrafyası başta olmak üzere Latin Amerika, Uzak Doğu gibi bir çok ülkeye ulaşma fırsatımız olacak. Bu vesileyle 25 yeni ülkede de kültür merkezi açmış kabul ediyoruz kendimizi. Çünkü Türkiye’nin dünyaya sunacağı çok şey var. Türkiye’nin sadece çok köklü bir tarihi yok. Sadece kültürü sanatı mimarisi yok. Aynı zamanda Türkiye bütün halkların bütün milletlerin geçiş güzergahı olduğu için bu topraklar dünyaya yeniden insani değerleri ve insanı merkez alan politikaların uygulandığı bir coğrafya olarak bugünlerde tekrar dünyanın her tarafında önem kazanıyor. Bizde kültür merkezi ve kültür elçisi olarak Türkiye’nin bu gücünü Tükiye’nin insan odaklı kültürel dokusunu dünyanın her tarafıyla paylaşacağız ve böylelikle de Türkçemizi dünyanın bütün her tarafına taşımız olacağız.”

Konuşmanın ardından Yunus Emre Enstitüsü Prof. Dr. Şeref Ateş, kültür merkezinde bulunan stüdyoları basın mensuplarına tanıttı.