Basına yansıdığı kadarıyla CHP genel başkanına, çok yalan söylediğini ima etmek için “yalan makinesi” diyenler olduğunu görmüş olmalısınız. Bu yanlış bir ifadedir. Çünkü yalan makinesi; konuşan kişinin yalan söylediğinde sinyal veren bir cihaz, yani yalanı yakalayan bir cihazdır. “Yalan makinesi” yerine “Yalan söyleme makinesi” dense bu iddiaya uygun düşer.

CHP genel başkanı bu işleri bilerek yapıyor olabilir mi? İletişim; siyasetin kalp atışıdır. Joseph Goebbels Nazi propaganda bakanıdır. Nazileri yalanlarıyla iktidara taşıyarak Hitler’i dünyanın başına bela etmiştir.

Goebbels “Basın, iktidarın kullandığı dev bir klavyedir!” diyordu ve basını kontrol ediyordu. Bu gün o alan sosyal medyadır. Uluslar arası boyutu ile sosyal medya. Ne gazeteler ne de Televizyonlar Sosyal Medya ile yarışacak güçte değildir. Unutulmasın ki ABD seçimlerinde bir önceki demokrat başkan Obama seçim kampanyasını internet üzerinden yürütmüştü. Yeni ABD başkanı Biden ise İnstagram ve Twitter desteğiyle ipi göğüslemiştir. Sosyal medyayı kim bilinçli bir şekilde kullanırsa; kitleleri etki altına alır. Rus tankları Berlin'e girene kadar Almanlar; Rusya'yı işgal ettiklerine inanıyorlardı. Çünkü Alman gazeteleri öyle yazıyordu. 

Goebbels: Yalan söyleyin mutlaka inanan çıkacaktır. Başarılı olamazsanız yalana devam edin. Bir şeyi ne kadar uzun süre tekrarlarsanız, insanlar ona o kadar fazla inanırlar. Bir insana yalan olsa bile bir söylemi sürekli tekrarlarsanız, o söylemin nereden geldiğini unutur ve kendi fikri gibi benimser ve savunur (Mesela Tank Palet Fabrikası hakkında hem Milli Savunma bakanlığı hem Köşkten defalarca açıklama yapılmasına rağmen hala güzellemeler yapılması Goebbelizm değil de nedir?)

Nazi Bakanı sadece bir rakibinize odaklanın ve kötü giden her şeyin suçunu onun üzerine yıkın. Söylediğiniz yalan ne kadar büyük olursa o kadar etkili olur ve insanların o yalana inanması da o kadar kolaylaşır. Halk büyük yalanlara, küçük yalanlara göre daha çabuk inanır. (Bu tez için işte size kocaman bir yalan: 6 Kasım 2016’da MYK'da "ByLock kullanan 4 bakanı ve 60'a yakın vekili açıklayacağız, dokunulmazlıklarının kaldırılmasını talep edeceğiz") dedi. 2021 yılına geldik, 2017 yılında referandum, 2018 yılında CB ve Milletvekili seçimi, 2019 yılında Mahalli idare seçimlerini yaptık, parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçtik hala hazretten açıklama bekliyoruz. Hani adım başı yalan söyleyen, verdiği sözü lafın gelişi verenlere, kestane ağacının közü çabuk söndüğü için “kestane közü filanın sözü” derler ya, bizde Kemal’in sözlerine böyle mi bakmalıyız kararı siz verin.

3 Eylül 2010'da "Kim darbe girişimi yaparsa o tankın önüne ilk ben çıkacağım" dedi. 15 Temmuz gecesi havalimanındaydı. Korumaların darbecilerle görüşmesinin ardından tanklar çekildi ve Atatürk Havalimanı VIP bölümünden Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine geçti. Kılıçdaroğlu'nun, darbe girişimini televizyondan kahve içerken izlediğine yönelik fotoğraflar basına yansıdı. 15 Nisan 2017’de

"Siz 15 Temmuz gecesi tankın önüne neden çıkmadınız? Daha önce böyle bir demeciniz olmuştu" sorusuna "İyi de tank getirselerdi, nerede tank?, başbakan nerede, CB nerede? Benim yerim belli.." cevabını verdi. Emin olun bu cevabı bu kıvırtmayı duyan prostat hastası biri, attığı kahkaha ile altını ıslatır.

Gazeteci Rahmi Turan, CHP’li bir ismin CB Erdoğan ile CHP’nin genel başkanlığı için Külliye’de bir görüşme yaptığını iddia etti bu ismi Kemal Kılıçdaroğlu’na da doğrulattığını söyledi. Kılıçdaroğlu ise “Ben şaşırmadım efendim. Doğrudur” CHP'yi nasıl dağıtırız diye çalışan ekipleri var. Arkadaşlarıma, söyledim. Adamlar tutuldu, paralar verildi. Erdoğan, CHP'yi dağıtmak için elinden geleni yapıyor, devletin en kilit noktasındaki isimleri devreye soktuğunu biliyorum. İsim vermek istemiyorum" dedi. İddianın tamamen asılsız olduğu ve Beştepe’ye gittiği iddia edilen Muharrem İnce’nin CB ile görüşmediği kısa sürede ortaya çıktı.

CB Erdoğan, Rahmi Turan'ın yazısıyla gündeme gelen "Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki CHP'li" iddiasına yanıt verdi. Kılıçdaroğlu'nu suçlayan Erdoğan "Bunu haber yapan gazeteci kayıp. Bay Kemal senin hayatın yalan... Eğer yiğitsen ben cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum. Acaba sen genel başkanlığını ortaya koyabiliyor musun?" dedi ama nerde o yürek. At yalanı yalan bulur inanı

Prof Dr. Özer Serper bizim İstatistik hocamızdı. Özer hoca ilk derste İstatistik nedir? bir tarifini yapalım dedi ve gülerek tahtaya yazıp sıraladı.

1-Yalan

(Ondan büyüğüne)

2.Kuyruklu yalan denir

(Ondan da büyüğüne )

3-İstatistik denir demişti.

Ben bu sıralamaya bir TV programında bunların hepsinden büyüğüne de

4-Sosyal Medya denir demiştim.

Bu dördünden daha büyük bir beşinci başlık açsak başlığa ne yazarsınız?