Gazze'de katliam sürüyor, son 24 saatte 79 can kaybı Gazze'de katliam sürüyor, son 24 saatte 79 can kaybı

FETÖ'nün kalkıştığı darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının üzerinden 7 yıl geçti.

Türkiye'nin 251 şehit verdiği o gün akşam saatlerinde makam odasında bulunan dönemin genelkurmay başkanı Hulusi Akar, tv100 ekranlarında 15 Temmuz gecesine dair şunları anlattı:

"17-25 Aralık'tan önce F Tipi, PYD, FETÖ gibi birtakım bilgiler ortaya çıkmaya başlamıştı. Biz de TSK olarak burada bir sıkıntı olduğunu gördük, tedbirlerimizi almaya başladık. MİT, emniyetin istihbaratı, savcılıkla, basın mensuplarıyla işbirliği yaptık. Görevimiz sırasında işlem yapmadığımız herhangi bir duyum yok. Hiyerarşi dışı bir oluşumdan bahsedildiği zaman biz buna işlem yaptık. 15 Temmuz'dan sonra bu çok daha yaygın bir şekilde yapılmaya başlandı. Büyük bir dikkat ve hassasiyetle yaptık. Bizde hiyerarşi esastır. Hiyerarşi dışında herhangi bir varlığı kabul etmemiz söz konusu değildir. Buna aykırı ne varsa bizim bunlara karşı tedbir almak mecburiyetimiz var. Eğer herhangi bir şekilde bu 15 Temmuz'la muhatap olmasaydık Yüksek Askeri Şura marifetiyle birçok konuyu temyize çıkaracaktı. Her şeyin MİT tarafından ispatlanması mümkün olmuyor. Aldığımız tüm tedbirlere rağmen aldığımız bilgiler sızdırıldı, panik halinde buna kalkıştılar.

"MİLLETİMİZ HEPSİNİ DURDURDU"

Bütün bunları yapan darbe teşebbüsüne karşı, necip milletimiz Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifiyle ilerleyerek şahlandı ve eli kanlı terör örgütüne geçit vermedi. Türkiye yüzyılının, demokrasinin kahramanları buna engel oldular. Dünyada hiç örneği olmayacak şekilde kahraman insanımız, tank dahil hepsini durdurdular, bu bizim için övünç kaynağı. Cumhurbaşkanımızın o girişimde bulunması, bu hain darbe girişiminin akamete uğramasına neden oldu.

"SIK ULAN ŞEREFSİZ"

Biz tepki gösterince emir subayım silah doğrulttu. Büyük bir hiddetle 'Sık ulan şerefsiz!' diye bağırdım. Ellerinde sert bir şeyle bayıltmaya çalıştılar, ona tepki gösterdik. Elimize naylon kelepçelerle bir şey yapmaya çalıştılar. Bizi alıp helikoptere bindirdiler, nereye götürdüklerini söylemediler. Daha sonra ben oranın Akıncı Üssü olduğunu öğrendim. Helikopterde sağa sola tekme attık. Orada gelip 'Biz darbe yapıyoruz, ülkeyi kurtaracağız. İsterseniz sizi hocamızla görüştürebiliriz' dediler, reddettik. 2 sayfalık bir bildiriyi yüzümüze okudular. Gitmeden önce 2 rekat namaz kıldık."