AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulunuyor.

 Sözcü Çelik'in açıklamalarından satır başları;

"Sayın genel başkanımız teşkilat başkanlarına kongre ile ilgili talimatlar verdi. Ekim ayında kongrelerimiz başlayacak. Sayın Cumhurbaşkanımız imkanlar müsait olursa kongrelere katılacaklardır. İnsan Hakları Başkanlığımız kapsamlı bir şekilde kendisine ait dosyalarla ilgili yaklaşımları, stratejileri sundu.

Çevre ve Şehircilik Başkanlığımız Çiğdem Hanım çok kapsamlı bir sunum yaptı. Kuzey kutbundaki buzulun üstünde tek başına kalmış, herhangi bir yere gidemeyen kutup ayısının durumu istisnai bir örnek değil. Sanayileşmiş ülkeler denilen bazı ülkeler konuyu geriden takip ederek kirletme oranların azaltılmasına vurgu yapıyorlar. Bunun yeterli olmadığını, kapsamlı bir şekilde olması gerektiğini Çevre ve Şehircilik Başkanımız anlattı.

Sayın Emine Erdoğan hanımefendi öncülüğündeki sıfır atık projesi uygulamaya konuldu. İstanbul Havalimanı'nın risk belgesine sahip olması gibi istisnai durumlar, başka ülkelerde olmayan öncülüklerimiz var.

KUVEYT EMİRİ'NİN VEFATI

Kuveyt Emiri'nin vefat ettiğine dair bir haber var. Allah'tan rahmet diliyoruz. Dost ve kardeş Kuveyt halkına başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Türkiye'nin terörle mücadelesi dünyanın en meşru mücadelesidir.

Ermenistan'ın Azerbaycan'a haksız, hukuksuz, barbarca saldırısı sonucu Azerbaycan'da da şehitlerimiz var. Kardeş Azerbaycan'ın yanlarında olduğumuzu ifade ediyor, başsağlığı diliyoruz.

DİYARBAKIR ANNELERİ

Diyarbakır annelerinden Çetin Ailesi evlatlarına kavuştu. İçişleri Bakanlığımız ve yetkili kurumlarımız üstün gayret sarf ediyorlar. Erdal Çetin 13 yaşında iken terör örgütü tarafından dağa çıkarılmıştı. Şimdi bu çocuk güzel bir gelecek kurmak için ailesine kavuştu. Her zaman bu kürsüden Diyarbakır annelerinin vicdan nöbetine selamlarımızı gönderiyorum. Bazı muhalefet partilerin bu konuya hiç girmemesi çok dikkatimizi çekiyor. Bu bir vicdan hareketedir. Olur olmaz her konuda söz söyleyen partilerin bu konuda hiçbir şey söylememesi vicdani açıdan kabul edilebilir değildir. Çocuk yaşta dağa götürülen bu çocukların geleceğini kurtarmak için annelerin verdiği mücadeleye en azından biz de sözlerimizle, duruşumuzla destek vermeliyiz. Uluslararası basının birtakım ekstrem olaylarında gösterdiği hassasiyeti bu konuda göstermediklerinin altını çiziyorum.

AZERBAYCAN-ERMENİSTAN ÇATIŞMASI

Türkiye sonuna kadar Azerbaycan'ın yanındadır. Azerbaycan ve Türkiye aynı kadere, aynı geleceğe, aynı değerlere sahip iki ülke. Ermenistan'ın sivil yerleşim yerlerine saldırısı uluslararası hukukun açık ihlalidir. Uluslararası toplum Ermenistan'ı kınamalıdır.Ermenistan'ın haksız saldırısını kınıyoruz. Ermenistan sivilleri hedef alarak köylere saldırdı. Ermenistan işgal ettiği toprakları terk etmelidir.

Ermenistan işgal ettiği toprakları terk ettiği anda sorun çözülür. Kimsenin Ermenistan saldırdıktan sonra Azerbaycan'a itidal tavsiye etmesi gibi bir yaklaşımı kabul edilemez.

Azerbaycan, topraklarını müdafaa hakkına sahiptir. Karabağ bölgesi Azerbaycan toprağıdır. Ermenistan orada işgalcidir.

ABD'NİN RUM KESİMİNİ ZİYARETİ

Pompeo'nun bir ziyareti yine gerçekleşti. 1 aydan kısa bir sürede ABD bakanı 2 kez ziyaret etmiş oldu. Kıbrıs adasını ziyaret ettiğinde de Rum tarafını ziyaret etti, Türkiye tarafını ziyaret etmedi. Bu da tarafsızlığa gölge düşüren bir durumdur. Bizim müttefiklik ilişkilerimiz açısından yakışıksız bir durum ortaya çıkar.

Hem NATO ile ayrıştırma konusunda politik bir süreç yürütülürken, hem de Türkiye, Yunanistan'la istişafi masasına oturmaya hazır olduğunu söylerken burada tek taraflı olarak Rum Kesimini ziyaret edilmesi çözümsüzlük konusunda teşvik edilmesi anlamına gelir.

Pompeo'nun açıklamaları ABD'nin tarafsızlığını zedeliyor.

ÇİN'İN UYGUR TÜRKLERİNE BASKISI

Dünyadaki gelişmelere bakarken bütün bu insan haklarının ihlallerinin söz konusu olduğu coğrafyaları gözden geçiriyoruz. Uygur Türklerinin durumundan yakından olarak izliyoruz. Bizim bu konudaki tek arzumuz Uygur Türkleri'nin Çin'de refah ve huzur içinde yaşamasıdır. Uygur meselesinin şeffaflık ve işbirliği içerisinde ele alınması gerektiğini arzu ediyoruz.

KOBANİ SORUŞTURMASI

Diyarbakır'da olaylar başladı. 7-8 Ekim'de Türkiye genelinde isyanlar başladı. PKK'yı açıktan destejleyenler o gün isyan çağrısı yaptı. 37 vatandaşımız bu eylemlerde hayatını kaybetti, 761 vatandaşımız yaralandı. O zaman hangi siyasilerin bu eylemler olurken nasıl teşvik dili kullandığı kayıtlarda duruyor. Kendine siyasetçi diyen herkes teröre karşı olmalıdır. Bu isyan çağrısı tabi ki soruşturulacak, kararı yargı verir."