İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bakanlığımız bünyesinde FETÖ ile mücadele kapsamında 15 Temmuz 2016'dan bugüne kadar 99 bin 66 operasyon yapılmış, 282 bin 790 gözaltı ve 94 bin 975 tutuklama gerçekleştirilmiştir. Halen bu suç kapsamında tutuklu olan kişi sayısı 25 bin 912, süreç içinde toplam işlem yapılan şahıs sayısı ise 597 bin 783 kişidir'' bilgisini verdi.

Bakan Soylu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, İnşirah Suresi'nin "Şüphesiz, güçlükle beraber bir kolaylık vardır" ayetini anımsattı.


60 yıllık hesabın bir gecede görüldüğü, vesayetin son hamlesi, milletin son ve en kesin cevabı 15 Temmuz hain darbe girişiminin 4. yılının idraki içinde olunduğunu belirten Soylu, "Şurası açıktır ki FETÖ, 15 Temmuz'un taşeronudur. O ihanetin arkasındaki akıl ise aslında darbeleri araç olarak kullanan, temel hedefi devleti ve medeniyetimizi kendine göre yeniden formatlamak olan ve bizim yıllardır vesayet zihniyeti olarak tarif ettiğimiz akıldır" ifadelerini kullandı.

Soylu, 15 Temmuz gecesi meydanlarda veya sorumlu olduğu binada şehadeti ve gaziliği göze alan herkesin, aslında neye karşı çıktığını ve kiminle mücadele ettiğini bildiğini vurgulayarak, şunları aktardı:

"28 Şubat bin yıl sürecek, bir sağdan bir soldan astık, millet egemenliğini yetkili organlar eliyle kullanır, sözleriyle tanıdığımız o zihniyet, bu ülkede yaşayan ve demokrasiye inanan hiç kimsenin yabancısı değildir. Ülkemizi on yıllarca geriye götüren eski darbelerin aksine 15 Temmuz, bizden 251 vatan evladını götürmüş ancak ülkeyi geriye götürmeyi başaramamıştır. Güçlü devlet geleneğimiz ve aziz milletimizin demokrasiye bağlılığı, o geceyi, vesayetin tümden tasfiyesine vesile etmemize imkan tanımıştır."

"VESAYETTEN ARINDIRILMIŞ TERTEMİZ BİR YOL AÇMIŞTIR"

İçişleri Bakanlığı bünyesinde FETÖ ile mücadele kapsamında 15 Temmuz 2016'dan bugüne kadar 99 bin 66 operasyon yapıldığını, 282 bin 790 gözaltı ve 94 bin 975 tutuklama gerçekleştirildiğini bildiren Soylu, şunları kaydetti:

"Halen bu suç kapsamında tutuklu olan kişi sayısı 25 bin 912, süreç içinde toplam işlem yapılan şahıs sayısı ise 597 bin 783 kişidir. Bu çalışmaların en somut bulgusu ise sayılar ve rakamlar değil, örgütün bazı kesimlerce net anlaşılamayan veya varlığından bile şüphe ettikleri organizasyon yapısının aslında çok dinamik, somut ve hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde eyleme dönük bir gerçeklik içinde olduğudur."

Yıllar boyunca darbeler sebebiyle çok sıkıntılar çekildiğini belirten Soylu, "Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 15 Temmuz gecesi aziz milletimizin verdiği mücadele ise hem bu vesayeti yeniden kurmak isteyenlerin hevesini kursağında bırakmış hem de geleceğe yeni, vesayetten arındırılmış tertemiz bir yol açmıştır. Bu yolda yürümemiz için bir yaz gecesi feda-i can eden tüm şehitlerimize Cenabıhak'tan rahmet diliyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Allah hepsinden, bu vatan için şehit düşen, gazi olan, zorlukları kolaylıkla aşmamız için kan ve ter döken tüm vatan evlatlarından razı olsun" ifadelerini kullandı.

İBRAHİM KALIN: EŞİ GÖRÜLMEMİŞ DİRENİŞ

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 15 Temmuz darbe girişiminin 4. yılında Türkiye'nin, demokrasisini ve özgürlüğünü korumak için tam bir kararlılık içinde olduğunu belirtti.

Emperyalist güçlerin taşeronluğuna soyunan din ve eğitim kisvesi altındaki hain FETÖ örgütünün amaçlarına ulaşamadığını, milletin bu mücadeleden güçlenerek çıktığını ifade eden Kalın, Türkiye'nin başına bir daha böyle bir musibetin gelmemesi için birlik ve beraberlik içinde çalışmaya devam edeceklerini aktardı.

Kalın, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) içerisinde yuvalanmış FETÖ iltisaklı bir grubun başlatmış olduğu darbe girişimi esnasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin, birçok kurum ile vatan toprağının topyekun bir saldırı ve işgal girişimine uğradığını hatırlattı.

Hain darbecilerin aynı gece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesini hedef alan bir suikast girişiminde bulunulduklarını belirten Kalın, "Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile halkımız darbe kalkışmasını engellemek için sokaklara çıkmış, üzerilerine F-16'lar, tanklar ve ağır silahlarla ateş açılmasına rağmen eşi görülmemiş bir direniş ve kahramanlık örneği göstererek, canları pahasına bu kanlı darbeyi püskürtmeyi başarmıştır. O gece 251 masum vatandaşımız darbecilerin hain kurşunlarıyla şehit edilmiş, 2 bin 194 vatandaşımız da gazi olmuştur. Bunları asla unutmayacağız, unutturmayacağız" ifadelerini kullandı.

"BATILI ÜLKELER BU KONUDA İYİ BİR SINAV VEREMEMİŞTİR"

Kalın, din, eğitim ve sivil toplum gibi farklı kisveler altında sapkınlığını gizleyerek yıllarca insanların kalplerini ve zihinlerini işgal eden FETÖ'nün gerçek yüzünün artık tüm çıplaklığıyla ortaya çıktığına işaret ederek, şöyle devam etti:

"Demokratik yönetimi cebren ele geçirmeyi hedefleyen ve gayrimeşru yöntemlerle sinsi emellerine ulaşmak isteyen bu eli kanlı terör örgütünün tüm planları, Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliği ve milletimizin desteğiyle 15 Temmuz'da tarihin çöplüğüne gömülmüştür. FETÖ ile mücadele, hukukun üstünlüğü ve temel hak ve özgürlüklerin korunması prensipleri gözetilerek, devletin içindeki örgütsel yapılanması deşifre edilip, mensupları hakkında adil yargılama zemininde kararlılıkla ve titizlikle devam etmekte, bağımsız mahkemeler önünde hesap sorulmaktadır. FETÖ'nün devlet kurumları dışında kalıp eğitimden medyaya, ticaretten sivil topluma uzanan tüm paravan oluşumları etkisiz hale getirilmiştir."

FETÖ'nün yurt dışında Türkiye aleyhine yürüttüğü faaliyetleri sonlandırmak için de girişimlerinin devam ettiğini vurgulayan Kalın, şu açıklamalarda bulundu:

"15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ mensuplarının başta ABD ve Avrupa olmak üzere dünyanın farklı ülkelerine kaçarak, işledikleri ağır suçların cezasını çekmeden yaşamalarına müsaade edilmesi ikili ilişkilerimize zarar vermektedir. Türkiye, terör tehdidi altındaki ülkelerin ulusal güvenliğini esas alan bir duruş sergilerken özellikle Batılı ülkeler bu konuda iyi bir sınav verememiştir. FETÖ elebaşının halen ülkemize iade edilmemesi ve ABD'de ikamet etmesine müsaade edilmesi, Türkiye ile ABD arasındaki müttefiklik ruhuna gölge düşürmektedir. Hain FETÖ terör örgütünün demokrasimize yönelik oluşturduğu tehdidi görmezden gelen bazı Batılı ülkelerin siyasi saiklerle 15 Temmuz realitesine kayıtsız kalması kendi değerleriyle çeliştiklerini ortaya koymaktadır."

"TEHDİDİN BERTARAF EDİLMESİYLE ÜLKEMİZ İVME KAZANMIŞTIR"

İbrahim Kalın, 15 Temmuz'da, FETÖ terör örgütünün ulusal güvenliğe yönelik varoluşsal bir tehdit oluşturduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Bu tehdidin bertaraf edilmesiyle birlikte içeride olduğu kadar, dış politikada, özellikle de güvenlik alanında ülkemiz ivme kazanmıştır. Sınırlarımız içinden ve dışından gelen terör tehditleri karşısında mukavemet kapasitemiz artmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri ve güvenlik güçleri bu hainlerden temizlendikten sonra asli görevini tam bir azim ve başarıyla yürütmeye başlamıştır.

Şundan hiç kimsenin şüphesi olmasın, Türkiye FETÖ, PKK, DEAŞ ve diğer tüm terör örgütlerine karşı kararlılıkla mücadeleye devam edecek, demokrasisini, özgürlüğünü ve bağımsızlığını her tür tehdit ve tehlikeye karşı koruyacaktır. Vatanı için kahramanca canlarını feda eden 15 Temmuz şehitlerimizi hürmetle, minnetle ve rahmetle yad ediyorum. Milli birlik ve beraberliğimizin bir nişanesi olan 15 Temmuz ruhunun nesiller boyu daim olmasını temenni ediyorum."

BAKAN ERSOY: BİR ÖMÜRLÜK İHANET, BİR GECEDE YERLE YEKSAN OLUVERDİ

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, sahip olunan mukaddesatın tertemiz toprağında kök salan vatanın ve bayrak sevgisinin, Türk milletinin gerek duygu gerek düşünce dünyasında sarsılmaz bir iradenin muhafazası altında olduğunu belirtti.

Milletin tarih boyunca bu iradeyi test etmek isteyenleri, imkan ve koşullar ne olursa olsun mutlak bir hezimete uğrattığını ifade eden Ersoy, semalardaki ezan sesine, göklerdeki şanlı bayrağın çehresine ve vatan toprağının tertemiz sinesine uzanan her düşmanca elin, o eli kontrol eden akılla birlikte daima bertaraf edildiğini vurguladı.

Bakan Ersoy, şöyle devam etti:

"Ancak gördük ki bu çelikten iradeyi aşıp geçemeyenler, onlarca yıl o iradenin hamurundaki değerleri bulandırarak, temelden başlayıp yalan ve hileyle tüm benliğine sızarak amaçlarına ulaşmaya yol aramışlar. İşte bu hainler 2016 yılının 15 Temmuz gecesi, milletten gasbettikleri makamları kudret, tankı, topu, uçağı kuvvet zannederek korkaklıklarını kibirleriyle bastırıp bir kez daha Türk milletine meydan okudular. Ama bir ömürlük ihanet, aziz milletimizin inanç ve kararlılığı karşısında bir gecede yerle yeksan oluverdi."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Halkın gücünün üstünde bir güç ben tanımadım bugüne kadar'' sözlerini anımsatan Ersoy, hainlerin güç hayallerinin, Erdoğan'ın dilinde ses bulan bir cümlelik gerçek önünde silinip gittiğini ifade etti.

Bakan Mehmet Nuri Ersoy, şu değerlendirmede bulundu:

"15 Temmuz gecesi seçtikleri liderin ardında tek vücut olup, iradesini canı ve kanıyla koruyan Türk milleti, ne kadar derine gizlense de varlığına sirayet etmiş ihaneti söküp atabileceğini, bu toprakları zehirlemek isteyen cerahati son zerresine kadar kurutabileceğini göstermiştir. Milli ve manevi varlığımız yolunda canlarını veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, bu uğurda kanlarını döken kahraman gazilerimizi saygı ve şükranla selamlıyorum. Ferdi olmaktan tarifsiz bir gurur duyduğum aziz milletimin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nü kutluyorum."