Çelik, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail ile BAE arasındaki normalleşme anlaşmasının İsrail saldırganlığını meşrulaştıran ve bölgesel barışı tehlikeye atan bir girişim olduğunu belirtti.

İsrail'in Doğu Kudüs ve Batı Şeria'ya dönük saldırganlığı gündeme alınmadan ve başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti'nden hiç bahsetmeden normalleşme sürecinden söz etmenin, İsrail saldırganlığını normal kabul etmek olduğuna dikkati çeken Çelik, şu ifadeleri kullandı:

"BAE'nin İsrail ile 'normalleşme' diyerek attığı bu adım, Filistin davasına yönelik siyasi bir suikasttır, hiçbir şekilde Filistin halkının yararına değildir. Uluslararası toplumun savunduğu iki devletli çözümü yok etme girişimidir. BAE, bu konjonktürde İsrail saldırganlığı ile bir anlaşma imzalamak suretiyle, BM Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulunun Filistin'e ilişkin almış olduğu kararlar aleyhine bir 'koalisyon' ve etki oluşturmayı amaçlamaktadır.

BAE'nin bu sözde 'normalleşme' çıkışı, Orta Doğu'da devletler arası ilişkiler düzenini bozan ve halklar arasına düşmanlık ve fitne tohumları eken Libya ve Yemen politikalarından ayrı değerlendirilemez. Filistin halkı ve Filistin devletinin hassasiyetlerini dikkate almak barışın anahtarıdır. Barıştan yana olan herkes, barışa giden yola dinamit döşeyen BAE girişimini kınamalıdır. Uluslararası toplum, iki devletli gerçek bir çözümün arkasında daha güçlü durmalıdır."

Çelik, Türkiye'nin Filistinli kardeşlerinin her koşulda yanında olacağını kaydederek, "Cumhurbaşkanımızın Filistin davasında sürdürdüğü haklı ve kararlı siyasi çizgiyi Filistinli kardeşlerimiz çok iyi bilmektedir. Bu siyaset, daha da güçlü şekilde dünyaya duyurulacaktır." değerlendirmesinde bulundu.