Bolu’da ilkokul çağlarında babasının yanına gidip gelerek “Sayacılık” mesleğini öğrenen 2 çocuk babası Sedat Teke (53), kaybolmaya yüz tutan mesleğini 40 yıldır sürdürüyor. Teke, babasından öğrendikten sonra çok sevdiği ve bir daha da bırakamadığı sayacılık mesleğini Yukarı Çarşı’da bulunan 10 metrekarelik dükkanında büyük bir özveriyle devam ettiriyor. Bolu’da son kalan sayacı ustası olan Teke, gelen siparişler üzerine günde 15-20 parça iş yaparak geçimini sağlıyor.
“Dikkat isteyen bir meslek”
Sayacılığın ince bir meslek olduğunu ve eleman yetişmediğini söyleyen Sedat Teke, “Bu işe baba mesleği olarak başladım. Sonra da mesleği sevdiğim için devam ettim. İlkokula başladıktan sonra babamın yanına gelip giderken mesleğe de aşina olduk. 40 yılı aşkındır bu mesleği yapıyorum. Biraz ince bir meslek. Dikkat isteyen bir meslek. Bir çırağın 3 -5 ayda öğrenebileceği bir meslek değil” dedi.
“Eleman yetişmiyor”
Bolu’da ayakkabıcılık sektörü olmadığı için elemanın da yetişmediğini belirten Teke, “Bu ayakkabıcılık sektörü Bolu’da olmadığı için eleman yetişmiyor. Ayakkabıcılık sektörü olsa meslek de ilerler, eleman da bulunur. Elemanın sosyal güvencesi olur. Ama şimdi ben burada tek başıma çalıştığım, eleman da olmadığı için ve Bolu’da ayakkabı imalatı olmadığı için eleman da yok. Bolu’da da bu işi yapan tek benim. İşim olduğu müddetçe devam edeceğim. Çünkü başka bir iş yapamam. Alıştığım için boş da duramıyorum. Sayacılık, ayakkabının altı olmadan deri aksamı olan kısmına saya deniliyor. Bunu da biz işlediğimiz için bize de sayacı deniliyor. Günlük olarak işin zorluğuna yada kolaylığına göre 15-20 çift dikiyorum. Bunlar sahipli. Kesilip bize geliyor. Biz de bunların dikişlerini dikiyoruz. İnceltilen yerlerini tıraş makinesinde inceltiyoruz. Sonra yapıştırıp dikiyoruz” diye konuştu.
