CHP genel başkanı KK, 31 Mayıs 2012 Mersin’in Tarsus ilçesinde açıklama yapıyor: "Yaptıklarını halka çok iyi anlatmalılar. Bakın Mersin Güneydoğu'nun incisi haline geldi. Gidin sahilde gezin bakalım, Güneydoğu'da böyle temiz sahili nerede bulacaksınız? Bulamazsanız." Demişti. Bizde diyoruz ki; Bırakın temiz ya da kirli sahili, Güneydoğuda Mersin diye bir il bulamazsınız. CB Erdoğan ifadesiyle

Bay Kemal; Mersin Akdeniz bölgesindedir Akdeniz.

Siyasiler konuşurken gaf yapabilir, kafalar bir sürü sorunla meşgul olduğu için dil sürçmeleri olağan kabul edilir. İktidarda olan siyasi liderlerin gaf yapma ihtimali muhalefete göre çok daha fazladır, çünkü devleti yönetirken iç ve dış sorunlarla boğuşacaksın, muhalefetle de rekabeti sürdürmek kolay değil. Muhalefet oturduğu yerden göbeğini kaşıyarak iktidara veryansın etmenin rahatlığını yaşar.

KK’ dan, bir Piri reis veya Evliya Çelebi gibi coğrafya bilgisi beklemesek de yukarıdaki gafı yaptıktan dört gün sonra, 3 Haziran 2012 tarihinde CHP İzmir il kongresinde "Yeniden İzmir'deyiz, Sadece Akdeniz'in değil, dünyanın incisi İzmir'deyiz" diyerek bir haftada coğrafyadan ikinci kırık notu alarak bütünlemeye kaldı.

Birileri çıkıp o dönemde Ege Denizine iç Akdeniz denirdi KK onu kast etti demesin. Millet Avcı Temel fıkrasını hatırlayıp karnını tutarak güler.

Ula uşaklar nişan aldım ayıya ateş ettim. Kurşun arka ayağının tırnağından girdi kulağından çıktı demiş. Dinleyenler gülünce oğlu Dursun “babam ateş ettiğinde ayı arka ayağı ile kulağını kaşıyordu” diyerek babasını kurtarır.

Mersin’de miting yapmak KK ve dostları için bir avantajdır. Çünkü Cumhur ittifakının altı vekil çıkardığı ilde, HDP ile beraber 7 vekil çıkardılar. (CHP 3 İP 2 HDP 2 vekil) Mersin’in Mezitli ilçesinde 15,8 Tarsus 16,4 Yenişehir 21,7 Toroslar 23,2 Akdeniz ilçesinde de yüzde 35 HDP oyu var.

  1. oturmaya gerek yok, doğru oturup doğru konuşmak gerekirse HDP seçmeni mitinge katılımda daha coşkulu ve renklidir.

İlk miting Diyarbakır gibi bir ilde olsaydı; kamuoyuna izahatta sıkıntı olabilirdi.

Edirne Cezaevinde yatan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, kurdaki artışla ilgili muhalefete çağrıda bulundu. "Hiç değilse Meclis'te temsil edilen muhalefet partilerinin genel başkanlarının, ortak bir basın toplantısıyla hükümeti istifaya çağırmalarının ve yedi bölgede yedi ortak miting yaparak halkla birlikte derhal seçim istemelerinin önünde bir engel mi var? Bugün değilse ne zaman?”

Bu günkü CHP yönetimi HDP ile birlikteliğini aleni hale getirmiştir. Terör örgütü

PKK ve YPG bu coğrafyada ABD’nin açık desteğini alıyor. HDP ise eski eş genel başkanı Figen Yüksekdağ “Biz sırtımızı YPJ'ye, YPG'ye ve PYD’ye yaslıyoruz bunu söylemekte sakınca görmüyoruz. Bundan sonra da yaslamaya devam edeceğiz." İfadesiyle kim olduklarını açıkça belirtiyor.

Neden suçlama yapıyoruz? CHP’nin desteklediği gezi olaylarında Atatürk posteri taşıyanlar olduğu gibi Apo posteri taşıyanlarda vardı. HDP vekili Sırrı Süreyya Önder ve arkadaşları da o eylemlerde yer alıyordu. KK İstanbul’a yürüyüş yaparken koluna girenler HDP yöneticileri idi. Asıl önemli olan dünyanın önemli TV kanalları, gezi olayları başlamadan iki hafta önce gelip, naklen yayın aracı kiralamaları olmuştu. Demek ki CNN International gibi kanallar olayları 14 gün önceden görebiliyormuş... Hulasa-i kelam dersek; bu olayların tamamı Made in USA damgalıdır. Olaylarda adı geçen örgütler ABD uşağıdır. İsmi geçen partilerde bizce ABD işbirlikçisidir.

Bunun sonucu nereye varır? Nasıl ki PKK kurulduğunda; doğuda bir sürü sol örgüt vardı ve hepsi yok edilip meydan PKK’ya bırakıldı ise, yarın sol siyasetin iskeletini temsil eden CHP’nin yerini HDP alabilir. O kadarda değil mi diyorsunuz? O zaman 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimine bir göz atalım. HDP kendi adayını çıkartmış, diğer muhalefet partileri Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday göstermişti. O seçimde Demirtaş yüzde 10 rakamını yakalamıştı. Çünkü CHP seçmeninin bir kısmı HDP adayına oy vermişti. O tarih itibariyle HDP kritik eşik olan yüzde 10 barajı korkusunu üzerinden atmıştır. Bu rakam birilerine az geliyorsa; CHP 1995 seçimlerinde 10.71 ile paçayı zor kurtarmış,99 seçimlerinde ise 8,71 ile baraj altında kalmıştır. Hatırlatırım

KK denen Genel Başkan, HDP ile bu denli iç içe olmaya devam ederse;

CHP’nin Türkiye Cumhuriyeti dikişleri patlar. Pekte umurunda olduğunu sanmıyorum,

Eşi Seval Kılıçdaroğlu gazeteci Amberin Zaman’la yaptığı röportajda anlatıyor

Kemal Bey’in babası, 1938’den sonra sürgün edilmiş.

Halası, aileden 40 kişiyle birlikte götürülmüş.

Derin izler bırakıyor tabii. Öfkeleniyorsunuz.

Öldürüldüler mi? Evet. (Gözleri doluyor).

(Abdülkadir Selvi 21 Eylül 2021 Hürriyet)

KK yürüttüğü bu intihar siyasetiyle (HDP ile kucak kucağa siyaset ), Tek parti dönemi CHP ve ülke yönetiminden intikam alıyor olmasın. Helallik numaraları yaparken; hem partinin geçmişi ile ilgili suçlamaları kabul edip partiyi mahkûm etmek, hem de seçmenin gözünü boyamak için, bir taşla iki kuş peşinde koşuyor olmasın.