Doğu Roma İmparatorluğu’nun önemli kiliseleri arasında yer alan ve 72 yıldır müze olarak kullanılan Kariye Camii, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek camiye dönüştürüldü. 1945 Bakanlar Kurulu Kararı sonrası anıt ilan edilmesinin ardından 1948 yılında müzeye çevrilen Kariye Camii, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilmesinin ardından ibadete açılmak için gün sayıyor. Kariye Camii’nin halıları ise Manisa’nın Demirci ilçesinde faaliyet gösteren Özkul Halı firması tarafından dokundu. Ayasofya Camii’nin halılarını da dokuyan firma Ayasofya Camii’nde uygulanan ördekbaşı yeşili renginin ve modelinin aynısını Kariye Camii için de uyguladı. Kariye Camii’nin halıları İstanbul’a gönderilirken, 25 Ekim’de serilmesi hedefleniyor. Yanmaz ve güve yemez özelliğe sahip halının tüyleri de özel bir makineyle kıbleye doğru yatırıldı. Bu sayede camide namaz kılacak vatandaşlar secdeye eğildiklerinde halının tüyleri de kıbleye doğru eğilerek deformasyon yaşanmasına engel olacak.

Caminin halılarını dokuyan Özkul Halı firması sahibi Ali Rıza Özkul, halının özellikleri hakkında bilgi verdi. Firma sahibi Özkul, “Kariye Camii’nin halısı yüzde 100 yün ve alev almaz özelliğe sahip bir malzemeden yapıldı. Aynı zamanda bu halıda güve yemez özelliği de var. 1 metrekaresi 5 kilogramdır. Bu duvardan duvara halılarda en yoğun ve en ağır halıdır. Kalınlık olarak da 16 milimetre. Bu halı reaktif adı verilen bir boyayla boyandı. İnsanlar üzerinde alerji yapmayan hatta bebek giysilerinde bile kullanılabilen çok çevreci bir boya. Renk olarak Ayasofya’daki halının aynısı Kariye Camii için de uygulandı” dedi.

“Tüylerin kıbleye doğru yatırılması özel bir makineyle yapılıyor”

Tüylerin kıbleye doğru yatırılmasının özel bir işlem olduğunu söyleyen Özkul, “Halının sırtına uygulanan apre sistemi, yüzeydeki tüylerin kıbleye doğru yatırılması özel bir makineyle yapılıyor. Türkiye’de de başka bu uygulamayı yapan başka da bir firma yok. Halının namaz hareketlerine uygun olacak şekilde, insanlar secdeye gidince halının tüylerini kıbleye doğru dizleriyle itiyorlar. Bunu biz buharlı bir sistemle önceden üretim sırasında sağlıyoruz ki diz yerlerinde bozulma olmasın diye. Bu şekilde görülmeyen özellikleri de var” ifadelerini kullandı.

Kariye Camii’ne serilecek halıların İstanbul’a gönderildiğini belirten Özkul, “Halı gönderildi ve orada beklemede. Oradan bize haber gelince de döşemeyi yapacağız. Bir kısmının halısını gönderdik. Daha orada bazı bölümlerde restorasyon çalışmaları devam ediyor. Hepsi bittiği zaman yaklaşık 500 metre kare bir halı olacak” diye konuştu.

“Ayasofya Camii’nin halısı döşendikten sonra bir talep artışı oldu”

Ayasofya Camii’nin halılarının döşenmesinin ardından Manisa’nın Demirci ilçesinde üretim yapan firmalarda hareketlilik yaşandığını belirten Özkul, “Ayasofya Camii’nin halısı döşendikten sonra bir talep artışı oldu. Biz de yılbaşına kadar sıra veriyoruz. Bunun sadece bize etkisi değil, yün halı yapan başka firmalara da faydası olmuştur. Yurtdışında biz 135 ülkeye ihracat yapıyoruz. Ancak toplam üretimin yüzde 20’si ihracat yapılıyor. Cami halısı konusunda dışardan talep bu kadar oluyor ancak” dedi.

“İstanbul’daki tarihi camilerin yüzde 90’ı bizim tarafımızdan döşenmiştir”

İstanbul’daki tarihi camilere halıların kendileri tarafından döşendiğini belirten Özkul, “Bizim için özel bir halı olarak ilk defa yaptığımız Eminönü Camii çok önemli olanlar içerisinde. Burası 1800 metrekare. Edirne Selimiye Camii de özeldir. Orası da 2 bin metrekare civarında. Selimiye Camii’nde bundan 25 sene önce serdiğimiz halılar halen daha kullanılıyor. Süleymaniye Camii de bizim referanslarımız arasında. İstanbul’daki tarihi camilerin yüzde 90’ı bizim tarafımızdan döşenmiştir. Bunların içerisinde Eyüp Sultan Camii gibi çok önemli referanslar da var. Bursa Ulu Camii de 3 bin 200 metrekare ve 18 seneden beri kullanılıyor. Amerika’daki Türk-Amerikan Merkezindeki cami ve Tokyo Camisi, Berlin Şehitlik Camisi de bizim referanslarımız arasında” diye konuştu.

Vatandaşların ilginç Ayasofya talebi: “Halıdan bir parça alabilir miyiz?”

Ayasofya halılarının döşendiği sırada vatandaşlardan ilginç taleplerin geldiği de öğrenildi. Ayasofya Camii halılarının serildiği sırada vatandaşların halıdan hatıra için bir parça istediklerini belirten Özkul, “Halı uygulanmazdan önce normalde tek keçe kullanılır. Ayasofya’da zemin biraz bozuk olduğu için 2 tane keçe kullanıldı. Bu iki keçe halıya artı bir konfor da getirdi. İnsanlar bu konforu hissediyorlar ve bize ‘Bu nasıl bir halı’ diye soruyorlar. Döşeme sırasında çok ilginç talepler de oldu. Halı döşenirken dışardan bizi çağırıp ‘Halıdan bir parça alabilir miyiz?, Bir karışlık da olsun bir parça alalım’ diyorlardı. Ne yapacaklarını sorduğumuzda, ‘Çerçeve yaptırıp Ayasofya hatırası diye evime asacağım’ diyorlar. Böyle sevgi dolu insanlar hep teveccüh ettiler” ifadelerini kullandı.

72 yıl sonra ibadete açılıyor

İstanbul Fatih’te bulunan Kariye Camii, Doğu Roma İmparatorluğu döneminde büyük bir yapı kompleksi olan Khora Manastırı’nın merkezini oluşturan ve İsa’ya adanmış bir kilise yapısıdır. İstanbul surlarının dışında kalması nedeniyle binaya Grekçe kent dışı, kırsal alan anlamana gelen Khora ismi uygun görüldüğü bilinirken, isim Kariye olarak Türkçeleştirildi. İstanbul’un fethinden sonra 58 yıl kilise olarak kullanılmaya devam eden Kariye Camii, 1511’de cami olarak kullanılmaya başlandı ancak 1945’te ulusal anıt ilan edilen Kariye Camii, Bakanlar Kurulu kararı ile 1948 yılında Müzeler İdaresi’ne bağlı bir müze haline getirildi. İçerisinde bulunan mozaikleriyle ünlü Kariye Camii, 21 Ağustos 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Diyanet İşleri Başkanlığına devredilerek 72 yıl sonra ibadete açılacak. Kariye Camii’nin açılışını ise 30 Ekim’de kılınacak cuma namazıyla birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılması planlanıyor.