2009’da öğrenci olarak geldiğim Bursa’ya, son yıllarda gazeteci kimliğimle bir başka bakıyorum. Bu şehrin bütün ilçelerini, yollarını, otobüslerini… Esnafından öğrencisine, sağlıktan eğitim hayatına, gizli kalmış akademik başarılarından sanat camiasına kadar her kesimin yaşamını tanıyorum. Bu yüzden Bursa’ya yönelik projeleri yakından takip ediyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını alkışlamamak elde değil...

Alinur Aktaş’ın emeği gerçekten takdire şayan. Elbette her belediyenin eksiği de fazlası da olabilir. Gerçekçi olmak lazım. Oturduğun yerden ‘O olsun bu olsun’ demek kolay. ‘’Hadi sen yap da olsun.’’ Olacak olan var, olamayacak olan var. Burada önemli olan mümkün olanın ne kadar mümkün kılındığı… Bu konuda elden gelen her şeyin yapıldığı gözler önünde.

Bursa gerçekten büyük ve güçlü bir şehir! Değişimini ve gelişimini görmemek imkânsız.

Muğla’dan ilk geldiğim yıllarda Bursa benim için fırsatlarla dolu bir şehirdi. Kendim için istediğim bütün fırsatları değerlendirmeme rağmen bugün hala ‘fırsatlarla dolu bir şehir.’

Tükenmeyen şehir Bursa!

Bursa’ya ikinci memleketim derken bir durup düşünürüm. Babam da der ki ‘Senin birinci memleketin oldu Bursa.’ Başta kültürel yapısı ve manevi dokusuyla beni sarıp sarmaladı bu şehir. Hayallerimi hedeflerimi bu kadim şehirde gerçekleştirdim. İki lisans eğitimimi de Bursa’da tamamlayıp mesleki hayatıma ilk burada başladım. Hatta sonrasında İstanbul’da çalışmama rağmen yüksek lisans eğitimimi de yine Bursa’da tamamladım. Bu şehirde okudum, büyüdüm, doydum. Bugün artık eğitmenliğini yaptığım oyunculuğa da ilk profesyonel adımımı uzun yıllar çalıştığım Bursa Devlet Tiyatrosu’nda attım. Velhasıl kelam herkesin de dediği gibi ‘Bursa öyle kolay bırakmıyor insanı.’ Eminim bu şehirde yaşayan birçok insan da benim gibi gönülden bağlı bu şehre...

Turneler yaptığım dönemde Türkiye’nin bütün şehirlerini görme fırsatım oldu ve yüksek sesle söyleyebilirim ki:

Bursa bir başka!

‘Bir başka şehir BURSA’

İnsan güvende hissediyor bu şehirde!

Güvende ve özgür!

BU ŞEHİRDE BALIK DA OLURSUNUZ KUŞ DA. Sadece nasıl yüzeceğinizi ve nereye uçmak istediğinizi bilin yeter.

Dağıyla, deniziyle, yeşiliyle, imkanlarıyla, tarihi zenginlikleri hatta evliyalarıyla gerçekten bir "KÜLTÜR BAŞKENTİ BURSA."

Nitekim bugüne baktığımızda Alinur Aktaş önderliğinde Bursa hak ettiği değeri görüyor diye düşünüyorum. Biliyorsunuz ki 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti ’BURSA’.

"Kültür sancağı Bursa’da dalgalanacak.’’

‘Bursa için canla başla’ yapılan çalışmalar beni gerçekten duygulandırıyor.

Geçtiğimiz günlerde Bursa Büyükşehir Belediyesi Uludağ’da, BURFAŞ tesisinin açılışını yaptı. Bence o kadar doğru hatta geç kalınmış bir adım ki bu… Uludağ’ı yaşamak başta Bursalıların hakkı! Vatandaş, fiyatlar yüzünden ‘kendi şehrinin’ bu ayrıcalığını yaşamakta zorlanıyordu. Açıkçası bence bu durum Uludağ’ı Bursa’dan ayırıyordu. Neyse ki halk, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin bu adımıyla ‘Uludağ’ı geri aldı.’ Alinur Aktaş şehrimizin güzelliklerinin hepimizin olduğunu bize bir kez daha gösterdi, hatırlattı. Bu çalışmada emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.

Bursa güzelleşiyor ve eminim gün geçtikçe daha da güzelleşecek.

Geçenlerde Bursa’da yapılacak yeni yurt inşaatına da kulak misafiri oldum. Bursa’da çok öğrenci var. Özellikle yurt dışından o kadar fazla öğrenci geliyor ki… Ben de farklı ülkelerden ve kültürlerden bir sürü arkadaşım olmasını Uludağ Üniversitesi’ne borçluyum. Bursa Teknik Üniversitesi’nin de açılmasıyla beraber Yıldırım Bölgesi’nde de Uludağ Üniversitesi’ndeki gibi büyük bir yurda ihtiyaç var. Bunun gündemde olduğunu duyduğumda çok sevindiğimi, Bursa ve öğrencileri için en iyisinin yapılacağına gönülden inandığımı belirtmek isterim.

Bursa için her şey daha da güzel olacak…

Bir meclis toplantısında Alinur Aktaş, bir meclis üyesinin UZUNCA konuşmasına şöyle cevap verdi:

"Siz şu kapıdan çıktığınızda yaşayacağınızın garantisini verebilir misiniz?’’

O gün bu cevabı mevcut konunun nezdinde çok zekice bulmamın yanında, düşündüm...

Gerçekten yok. Bir an sonrasının garantisini veremeyiz. Bizim elimizde değil. Bu başka ve derin bir konu tabi ama... Hayatın bu kadar kısa, belki de belirsiz, en önemlisi de geçici olduğu bir dünyada, toplumun yararına olacak çalışmalardan, bunlara ön ayak olmaktan daha anlamlı bir şey yok. Bu yüzden çalışan, aktif bir şehir olan Bursa’daki bütün gelişmeleri takip ediyor ve bu çalışmaların ne kadar kıymetli olduğunu açıkça görüyorum. Her şeyin daha da güzel olması dileğiyle emeği geçen herkese teşekkürler…