Dt. Zafer Kazak, “Virüslere karşı sapa sağlam durmak için bağışıklığımız korumak bizim için önemli olan günleri yaşıyoruz. Bol bol c vitamini ve protein tüketmeye çalışıyoruz. Tabii ki birinci sırada peynir var; peynir özellikle de içerisinde bulunan kazein sayesinde diş yapımızı kuvvetlendirerek başlangıç diş çürüklerini engelleyebilmektedir. Ağız içi PH dengeleyebildiği için portakal, limon, çeşitli meyve suları gibi asitli yiyecekleri dengelemek veya tatlı sonrası asit atakları dengelemek için dişimizi fırçalayamadığımız durumlarda bir parça peynir tüketebiliriz” dedi.

Havuç, elma ve salatalık gibi sert meyve ve sebzelerin lifli yapıları ile dişlerin aralarını ve üzerinde bulunan mikroplarında içinde bulunduğu plağın kaldırılmasına yardımcı olabildiğini ifade eden Dt. Kazak, “Isırarak tükettiğimiz bu gıdalar çene kaslarımızın, çene eklemimizin ve çene kemiklerimizin dengeli çalışmasına sağlayarak büyüme ve gelişimlerini destekler ve dişlerimizin değişme dönemlerine yardımcı olabilirler. Diş değişim dönemlerinde birazcık soğuk tüketildiğinde doğal kaşıyıcı olarak iş görmektedirler. Bu sert gıdalar tükürük akışımızı artırarak tükürüğün hem ağız içi yıkama hem de anti bakteriyel etkisinden yararlanmamızı sağlayacaklardır. C vitamini içeren gıdalar kontrollü tüketildiklerinde diş etindeki kolajen yapımını sağladıkları için sağlıklı diş etlerine sahip olmamıza destek olabilirler. Asit içeren bu besinlerin fazla tüketilmelerinin dişlerde aşınmalara neden olacağını unutmayalım. Yaban mersini gibi mor ve koyu kırmızı meyvelerin içeriğinde bulunan özel maddeler sayesinde mikroorganizmaların diş yüzeyine tutunmasını engellediğini unutmayın. Yeşil çay içerisinde bulunan polifenoller ile hem anti bakteriyel etki göstermekte hem de bakterilerin diş yüzeyine tutulumunu engellemektedir. Gün içerisinde şekersiz tüketeceğimiz 2 bardak yeşil çayın dişlerimize çok faydalı olduğunu unutmayalım. Yeşil çayı içemeyen çocuklar ise doğal bir gargara olarak kullanabilirler. Ayran ve yoğurt gibi probiyotik besinler fermente oldukları için içerlerinde bulunan süt şekeri parçalanmıştır. Yani diş dostu şekersiz gıdalardır. Ayrıca içerdikleri iyi bakteriler ağzımızda kötü mikroplarının sayısının azalmasına ve diş çürüğü oluşumunun engellenmesini sağlayabilirler. Çocuklarda sıklıkla görülen kromojenik bakterilerinde etkinliğini azaltıp diş renklenmesinin önüne geçmemizi sağlayabilir. Ayran gibi fermente süt ürünlerinde diş ve kemik yapımızı kuvvetlendirmek için süte oranla daha yüksek oranda kalsiyum emilimi sağlayabildiğimizi de unutmayalım. En son ve hepimizin için en tatlıcık bitki tabiki kakao. Hem içeriğindeki tannik asit sayesinde mikropları öldürebiliyor hem de tükürüğümüzdeki asiti dengelemede yarar sağlayabiliyor. Kakaonun dolayısı ile çikolatanın bize sağladığı yararlar daha geniş bir kapsamda bir sonraki yazıda olmayı hakkediyor bence” açıklamalarında bulundu.