Ömer Faruk Öz, Bülent Gedikli ve Mehmet Erdoğan tarafından ortaklaşa yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli ve milli stratejik ürünlerin üretimi ve hedefleri doğrultusunda bağımsız üyeler olarak seçildikleri günden bu yana ilgili mevzuat çerçevesinde görevlerini bihakkın yerine getirme gayreti içinde oldukları belirtildi. KARDEMİR’in ülkenin ağır sanayisinin öncü ve köklü kuruluşu olduğu, yüzde 100 halka açık bir şirket olup, faaliyetlerini SPK ve TTK mevzuatı çerçevesinde yürütmekte olduğu, bu yönüyle borsaya kote olan şirketin hakkındaki aslı astarı olmayan görüşlerin pay sahiplerine etkisi bakımından hassasiyetle değerlendirilmesi gerektiğinin açık olduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"CHP Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy, 14 Temmuz 2020’de TBMM Genel Kurulunda yaptığı açıklamada geçmiş dönem AK Parti Milletvekili olduğumuzdan bahisle ’KARDEMİR’e atanan bağımsız üyelerin aileler arasındaki husumetten istifade ederek KARDEMİR ve Karabük’ten ziyade kendi çıkarları için çalışmaktadır’ demiş ve Türkiye’nin en önemli sanayi kuruluşlarından biri olan ’KARDEMİR’in son 20 yılda ilk kez bir çeyrekte zarar açıkladığı’ şeklinde iftiralarla dolu ve bir milletvekili haysiyetine yaraşmayacak açıklamalarda bulunmuştur. CHP milletvekilinin 20 yıldır ilk kez 3 aylık bilançoda zarar açıkladığı ifadesi tamamen gerçek dışıdır. Sadece 2010 yılından bu yana 41 çeyrekte ilgili finansal tabloların 11’inde zarar açıklanmıştır. Daha detay bilgi vermek gerekirse 2015 yılında açıklaması yapılan 4 çeyrek ve müteakiben 2016 yılının ilk çeyrek açıklamasında peş peşe 5 dönem zarar açıklanmıştır. Bir milletvekilinin birilerinin şahsi hesap ve emellerine hizmet edecek şekilde kurgulanan bu kadar asılsız ve cahilane bir açıklama yapması ya tecrübesizliğinden ya da CHP zihniyetinin her zaman yaptığı iftira siyasetinden kaynaklanmaktadır. KARDEMİR A.Ş.’de kararlar 11 yönetim kurulu üyesinin kararıyla alınmaktadır. Bağımsız yönetim kurulu üyelerinin tek başına hiçbir konuda karar alma yetkisi ve çoğunluğu yoktur. KARDEMİR Yönetim Kurulu üyeleri ve Karabük kamuoyunda çok iyi bilinmektedir ki, KARDEMİR’in menfaatine olacak birçok projenin yönetim kurulu gündemine alınması, hızlandırılması ve karara bağlanması noktasında bağımsız yönetim kurulu üyelerinin önemli katkıları ve girişimleri olmuştur. Şöyle ki 4 Kasım 2019 günü KARDEMİR’deki bir açılışta kürsüden dönemin Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Güleç ’4 tane bağımsız yönetim kurulu üyemizin hiçbiri çelik sektöründen değil, ama inanın sanki 50 yıldır çelikçi gibi bize destek verdiler, bizim önümüzü açtılar, bize bu yatırımlarda kararlı davrandılar’ demiştir. Aynı şekilde Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yolbulan bağımsız yönetim kurulu üyelerinin KARDEMİR’e katkılarıyla alakalı kamuoyuna açıklamaları olmuştur. Bu bakımdan hiçbir somut delile dayanmadan ’Bağımsız üyelerin hissedar aileler arasındaki husumetten istifade ederek KARDEMİR ve Karabük’ten ziyade kendi çıkarları için çalışmakta oldukları’ iddiası iftira ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olup, kürsü dokunulmazlığı çerçevesinde de değerlendirilemez. CHP milletvekilini soyut ve imalı konuşmak yerine açık delillerle ve somut verilerle konuşmaya davet ediyoruz. KARDEMİR A.Ş.’nin, bağlı kurumlarının ve pay sahiplerinin menfaatinin korunması ile kişisel haklarımıza yapılan saldırı hakkında bahis konusu mevzuat hükümleri çerçevesinde gerekli hukuki adımların gerek tarafımızca gerekse de KARDEMİR A.Ş. yönetimince atılacağının bilinmesini kamuoyuna saygıyla arz ederiz."