Türkiye, pandemide en zor dönemi yaşıyor ve artık öğrencilerin de yaş aralığı etkileniyor. Tedbiren, okullardan izole eden uygulamalara rağmen, ‘dışarıdan kopamayan’ öğrencilerin eğitim geleceği de zora girdi.

Bir aydır;

Sosyal medya, yeniden koronavirüs vakalarına ilişkin paylaşımlarla dolu olmaya başladı.

Mutasyonlu virüs nedeniyle…

Çocuklar ve gençler de artık salgın vakaları içerisinde yer alıyorlar ve endişenin mecrasında, yaş farklılığı da kalmamış bulunuyor.

Vaka artışı ve sayısıyla…

Bursa da, öne çıkıyor.
Uyarılara rağmen…
Maskesiz ve ellerinden sigaraları düşmeyen bir kesim, kaldırımda veya belirli alanlarda, eksik olmuyor.
Sokağa çıkma yasağı günlerinde dahi, hafta içi günleri andıran ilginç görüntüler yaşanıyor.
Türkiye;
Pandemide, en zor dönemden geçiyor.
Durum böyleyken…

Her geçen hafta tırmanan gidişatta, okullardan, öğretmen ve öğrencilerden de vaka haberleri geliyor.
Geçen ay itibariyle…
Tedbiren;
Okullarda, dönüşümlü/uzaktan eğitim başlamıştı, ama öğrencilerin dışarıdaki yoğunluğu da, dikkati çekiyor.
Pandemi esnekliğiyle…
Öğretimin her yönteminde, devam zorunluluğu bulunmazken, özellikle ‘herkese sınıf geçme sağlanacağı’ beklentisi  de rehaveti artırıyor.
Salgının etkisinden koruma ve mümkün olduğunca dışarıdan izole etme amacını taşıyan uzaktan eğitim, öğrencilerin ilgisizliği nedeniyle tam işlemiyor.
Mesleğinin, görevinin başında olan öğretmenlerin, karşılarında birkaç öğenciyi ancak görebildikleri veya hiç göremedikleri de oluyor.
Dışarıdaki hayata bakıldığında…
AVM’ler ve sosyal mekanlarda, öğrenci yaş aralığından olanların yoğunluğu da dikkati çekiyor.
Bu nedenle…
Dönüşmü ve uzaktan eğitimin bir anlamı kalmıyor, öğrenciler de, artık kendileri için de risk oluşturan topluluk içerisinde kalıyorlar.

Böyle diyoruz, ama…
Uzaktan eğitimin alınabilmesi açısından, iletişim eşitliği ve adaletsizliği de sorun oluşturuyor.

Türkiye’de internet pahalı, ama hız kaliteli olmuyor ve üstelik her yerden erişim mümkün olmayabiliyor.
Bugün;

Keyif için 18 taksitle tatile gidilebiliyor, ama…

Türkiye’de, pandemiyle temel eğitim aracı durumuna gelen masaüstü, dizüstü ve tablet bilgisayarlar, aynı taksitte alınamıyor.
Bilgisayarlar için;

KDV indirimi gibi, teşvik yok.

Bursa gibi 4.büyük kentte;
Her isteyen apartmana, fiberoptik internet bağlanmıyor, çünkü işletme ve getiri maliyetine göre siteler tercih ediliyor.
Normal interneti bağlatmak bile, sorun oluşturuyor.
Son sözlerimiz…
Milli Eğitim’de;
Bursa’nın bürokratlarından, resmi ve özel okulların işletmecileri, yöneticileri ve öğretmenleri ile destek kadrolarına kadar, zor dönemde ‘sorumluluklar’ yerine getirilmeye çalışılıyor.
Okullarda, korucuyu tedbirler alınıyor, ama öğrencilerin de dışarıda tedbirli olmaları ve kendilerini korumaları gerekiyor.
…Ve!
Veliler, salgından izole edilmek istenen çocuklarının eğitim istikrarı için en az eğitim kadroları kadar, dikkatli ve takip içerisinde olmalılar.
Tüm anlattıklarımızla;
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk
’un da, bakanlıkça güncel ve yeniden bir durum değerlendirmesini masaya getirebilmesi önem taşıyor.
Özellikle…
Çocuklar ve gençler için günün belirli saatlerinde serbestlik öngören kısıtlama ihtiyacından söz ediliyor.