Cıvık: Gerekli olandan çok su ile karıştığı için biçimini koruyamayacak denli sulanmış olan, koyuluğu azalmış olan.

Mecazi olarak ise: Ağırbaşlı olmayan, çevresindekilere sataşan, sulu ve soğuk, can sıkıcı, kötü şakalar yapan (kimse) olarak açıklanır

Birinci cıvıklık olayımız; hatırlanacağı gibi 2017 Anayasa referandumu kampanya sürecinde CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, TV de yayınlanan “halk arenası” programında “en az yüzde 60-65 hayır çıkacak” demiş devamında ise "Diyelim ki ‘evet’ çıktı, kimse heveslenmesin. Biz yine Samsun'dan başlarız, Amasya'ya gideriz, Sivas'a gideriz, Ankara'ya geliriz. Buradan İnönü'ye Sakarya'ya Dumlupınar'a..." "Ulan sizi İzmir'e kadar kovalamazsak anamızdan emdiğimiz süt helal olmasın. Sizi de sizin yedi göbek sülalenizi de bütün emperyalistleri de yine İzmir'den denize dökeriz" demişti. (daha sonra evet diyenleri kast etmedim dedi ve kıvırttı) Bu konuşmayı TV ekranından seyrettiğimde; bu kaba saba sözler ne konuştuğunu bilen birinin sözleri olamaz, acaba sekerat-ül kürsi (kürsü sarhoşluğu mu) konuşmanın hazzına kapılıp çizgiden çıkma hali mi diye düşündüm. Görünen o ki; önceden tasarlanmış cümleler. Bir TV programında bu konuşmayı değerlendirmiş tam bir Cıvıklık demiştim. Konuşmam da bu mahluk için bilmeyenler olabilir Irkçı kafatasçı olarak suçlanan Mahmut Esat Bozkurt’un torunudur dediğimi hatırlıyorum. O günlerde Bakan Veysel Eroğlu da M Esat Bozkurt için “cumhuriyetin ilk dönemlerinde verdiği önerge ile resmi dinimiz Hristiyanlık olsun demiş biridir” deyince; Belgesini göster diye yazan köşe parazitleri çıkmıştı.

Karabekir hatıratında konuya yer verir. 18 Temmuz 1923 günü Ankara İstasyonundaki binada Teşkilat-ı Esasiye'de (anayasa) yapılması düşünülen değişiklik müzakere ediliyordu, bu ikinci müzakere günü imiş. Bana haber vermemişlerdi. Bugün ben tesadüfen hazır bulundum

geldiğim sırada Tevfik Rüştü Bey (Aras) konuşuyor ve şöyle diyordu: “Ben kanaatimi millet kürsüsünden de haykırırım. Kimseden korkmam, Teşkilat-ı Esasiye mizde dinimiz apaçık yazılmalıdır” diyordu. söz aldım ve sordum: Teşkilat-ı Esasiyede dinimiz İslam olduğu yazılıdır Tevfik Rüştü Bey hangi kanaatı haykıracaksın? Hristiyanlığı mı? Mahmut Esat Bey (Bozkurt) söz aldı ve sertçe cevap verdi: “ Evet Hristiyanlığı, Çünkü İslamlık terakkiye manidir. (Müslümanlık ilerlemeye engeldir) Bu dinle yürünmez mahvoluruz ve bize kimse ehemmiyet vermez” dedi

Ben de söz alarak dedim ki: "İslamlığın terakkiye mani olduğu Avrupalıların uydurmasıdır. Bu meseleyi istediğiniz kadar münakaşa edebiliriz. Fakat münakaşaya tahammülü olmayan bir mesele varsa, din değiştirme gayretidir. Hıristiyan Bizans'ı Müslüman Türk yıkmış ve yerine geçmiştir. Fransızlar 1855’te Müslüman Osmanlı İmparatorluğu ile ittifak yaparak hristiyan Rus İmparatorluğuna karşı harp yaptılar. İçinden yeni sıyrıldığımız Dünya Savaşında Almanya, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan yine Müslüman-Türk’le ittifak yaptılar. Ve hrıstiyan İtilaf Devletlerine karşı birlikte savaştılar. Yüzümüze kimse bakmazmış ne demek?"

Fethi Bey (Okyar) söz alarak bana gayet sert ve katı cevap verdi: “Evet Karabekir, Türkler İslamlığı kabul ettiklerinden böyle kaldılar ve İslam kaldıkça da bu halde kalmaya mahkûmdurlar. Bunun için İslam kalmayacağız.” dedi.

Karşılıklı atışmalar uzun. Burada kesiyorum. CHP milletvekili Hüsnü Bozkurt’un dedesinden gelen “İslam terakkiye manidir” siyasi ikliminde büyüdüğü belli oluyor. Cıvıklık olarak değerlendireceğimiz hareketleri yapması sıradan olaylardır.

İkinci cıvıklık Özenle ve ısrarla; gerek TV programlarında ve gerekse yazılarımda Meral Akşener aleyhinde konuşmaktan kaçındım. Bunun nedeni de bulunduğu yanlış konumdu. Umudum: eşyanın tabiatına aykırı bulduğum bu ittifaktan ayrılması ihtimali idi. Ana gövdesi milliyetçi damardan gelenlerden oluşan bir parti HDP ile aynı çizgide hiç yakışık almıyordu. Efendim biz CHP ile ittifak yaptık HDP ile yapmadık gibi laflara karnımız toktur. Tabi ki yapamazsın! HDP ile CHP bile açıktan ittifak yapamıyor. Ne hikmetse ve ne yazık ki CHP IYİ Parti HDP aynı yere oy veriyor. HDP' li Kurtulan, TBMM’de 3 Temmuz 2019 günü "İYİ Parti, size söylüyorum: Size rağmen, içinde bulunduğunuz ittifaka, HDP ve PKK' ye içinde gönül vermişlerin de olduğu insanlar oy verdi. Şu an koltuklarınızda HDP'nin oylarıyla oturuyorsunuz" “haddinizi bilin” fırçasını unutmadık. Kahvaltı muhabbeti de ayrı bir fantezi olsa gerek.

Bütün bunları neden söylüyorum: Kapılar kendilerine açık hatta teklif var fakat inadım inat bir kibir hali ve kibar olmayan cıvık tavırlar.

başkanı Joe Biden 24 Nisanda soykırım dedi. Neden dediği belli: Doğu Akdeniz’de haklarını arayan bir Türkiye var. darbesini bastıran bir Türkiye var. Güneyimizde bazı illerimizi de içine almak üzere kurmaya çalıştıkları terör devletine üç askeri operasyon yapan bir Türkiye var. Kısaca ABD’nin çizgisinden kendi bağımsız çizgisine geçen savunma sanayin de yüzde 70 yerli oranını aşan bir Türkiye var. ABD ve batı bloğu haliyle bu Erdoğan’a düşmandır.

Biden’in beyanatına gerektiği gibi cevap verildi. Yoksa Erdoğan’dan “Ulan Biden ulan batı ben sizin ananızı avradınızı yedi sülalenizi “ demesini mi bekliyorlardı.

Şu sözler Meral hanımdan “Eyy Biden, sen kimsin be çekmek yerine, Sayın Biden demekle yetinmekle kalmış. Kafası bozulana posta koymakla övünen dünya lideri gitmiş, yerine pek bir minnoş, pek bir şeker "mıstır Erdogan" gelmiş. (Erdoğan derken de -ğ- harfini şapkasız telaffuz etmiş, ErdoGan demiş) minnoş: sevimli küçük demek ya aklınca hem aşağılıyor hem de suç işlemiyor.

mı cıvık cümleler Meral Akşener’e bu cıvıklık hiç yakışmadı. Aklına geleni söyleyen aklına gelmeyeni duyar Ben, Meral Akşener için ” minnoş”la başlayan hak ettiği argo cümleleri kurmak istemiyorum. Çünkü cıvıklık olur.