Dünyaca ünlü yabancı müze, Bursa’nın paha biçilmez İznik Çinileri’ni, bizimle kıyas dahi edilemeyecek kadar iyi sergiliyor ve tanıtıyor. Turistik ürünleriyle ayrıca para kazanıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, Bursa’ya hakkını olması gerektiği gibi vermediğini düşünmeye devam ediyoruz.
İnternet mecrasıyla ‘sanal müzeler’ uygulaması başlatılmıştı, ama Bursa Arkeoloji Müzesi dahi yok.
İznik’in, dolayısıyla Bursa’nın butik bir çini müzesine ancak 2 yıl önce kavuştuğunu da not düşelim.
İngiltere’deki British Museum ve sanal galerisinde, yüzyıllar öncesine ait İznik Çinisi’nden paha biçilmez örnekleri görmek ve dünyayla paylaşmak, başarıyla yürütülüyor.
Binlerce kilometre öteye götürülen nadire eserler; bu topraklara ait, ama gurur ve başarıya tahvil eden ise, yabancı bir ülke ve müzesi oluyor.
Üstelik…
Anahtarlıktan magnete, çantadan deftere, bardak ve kolyeden, fular ve kravata kadar, çinili turistik eşyalarla ayrıca da para alıyorlar.
Almanya; Berlin’de;
Dünyaca ünlü Bergama Müzesi’ni dolaştığımızda, ünlü İznik Çinisi’ne ait bir plaka parçanın önem ve özenle sergilendiğini anımsadık.
Bursa Arkeoloji Müzesi’nde ise, bu müzeye münhasır olmayan ufak tefek turistik hediyelik eşya otomatına rastlanıyor.
Müzeyi anlatan ve tanıtan, ziyaret edenlerin yanlarında götürebilecekleri broşür yok.
Bu arada…
Kültür ve Turizm Bakanlığı;
Turistlerin Bursa’ya teşvik için erişeme açılan ‘Go Bursa Turkey’ internet sitesine heyecanla baktık.
Bursa’da, dünden bugüne yolculuğu sağlayacak öykünün, ‘yeniden ele alınması’ gerektiği sonucuna vardık.
Yetersiz, eksik kalınmış!
Sultan Külliyeleri ve Cumalıkızık’tan, ‘UNESCO Dünya Kültür Mirası’ olarak söz edilmediğini gördük.
Bursa’nın nerede olduğunu gösteren haritaya yer verilmediği gibi, kente nasıl ulaşabileceğine dair bilgi dahi yok.
Bakanlık, aslında şaşırtmadı!
