Türkiye’nin 4. büyük kenti Bursa, dün 2 kentten gelen haberler nedeniyle 2 kez çok üzüldü ve yerel halk arasında epey tartışıldı. Bu haberlerle kentsel merak ve endişe artmış oldu.
Konya’da;

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla bu ilin eski ilçelerinden, bugünün ili  karaman’ı yüksek hızlı trene bağlamış olmanın töreni vardı.

Bursa’nın yerel yönetimi, tek başına kentin iki ucu raylı sistemle buluşturabilmesi epey zaman sürmüştü, ama…

Konya’nın kent merkezi, 110 kilometre ötesindeki eski ilçesiyle merkezi yönetimce yüksek hızlı trenle buluşturuldu.
Bu durum…

Bursa’da bir kentlinin, kentinin diğer ucuna raylı sistemle 45 dakikayı bulan sürede gitmesi, ama Konya’nın epey uzak mesafeli eski ilçesine aynı sürede varabilmesi anlamı taşıyor.
Üstelik…

Merkezi yönetimce;
Bursa’da, sürüncemede kalan yüksek hızlı tren projesindeki hızı yavaşlattığını ve ayrıca yük amaçlı olması için de yüksek standartlı demiryolu tanım ve özelliğine düşürdüğünü anımsatalım.
Konya’daki törende,
Bu kentin, bir maneviyet merkezi özelliği de yeniden vurgulanırken, Bursa’nın da  ‘Payitaht’, Emir Sultan Hazretleri ve Üftade Hazretleri’nin ebedi istirahatgahları olduğunu da gözardı etmemek gerekiyor.

Velhasıl…
Konya’nın yüksek hızlı trene kavuşturulduğu vurgulanırken, Bursa’da ise 2016’da yararlanacağından söz edilen demiryolu, ortada yok.
…Ve!
Erdoğan’ın, dün Konya ve Karaman’ı öven sözlerini işiten ve okuyan Bursa halkı, demiryolu hayaline devam ediyor, kavuşma belirsizliği sürüyor.
Dün, ayrıca…
Bursaspor’la da üzüldük, çünkü kaybedilen yeni maçla alt ligin de altına artık iyice demir attık.
Üstelik…
Süper Lig’e çıkabilme hedefiyle yeni sezona giren Bursaspor, aksine daha da alt kümeye düşmeme mücadelesini veren durumda bulunuyor.
Maalesef…

Süper Lig’e çıkabilecek bir oyun olmadığı gibi, yönetimsel bir zafiyet düşüncesi de artık kent gündeminden düşmüyor.
Ortada;
İstikrarlı bir başarı ve büyük hedefe yürümek yerine, istikrarlı giden başarısızlık var.
Bu gelişmeler…
Bursaspor’un yönetiminin, güven oyu talebi veya yeni yönetimin önünü açmak için olağanüstü kongreye gitmesi gerektiği düşüncesini tetikliyor.
Kentin yönetimsel otoriteleri ve potansiyel dinamikleriyle güçlü iletişimi bulunan ve barışık olan, kentin parasal gücüne moderatör olan değil, Anadolu’daki ‘Devler Kadrosu’ gibi yönetim kadrolarına ihtiyaç vurgulanıyor.
Bursaspor;
Bu kentin markası, ama yerel yönetimlerce olağanstü sahiplenilmesine rağmen, futboldaki başarısızlığıyla özel sektör desteği ve sponsonsorluk girişimlerini geri teptiren duruma kendisi neden oluyor.

Dün, akşam…

Deplasman dönen Bursaspor kafilesinin, Özlüce’de taraftarların protestolarıyla karşılaştığını da belirtelim.
Elbette ki…
Dünden bugüne taşıdığımız söz konusu 2 kent meselesi, Bursa halkı tarafından sosyal medya mecrasına taşındı.