İstanbul Büyükşehir Belediyesi şu sıralarda, Mimar Sinan’ın 1581 yılında tamamladığı Üsküdar’daki Şemsi Paşa Camii’nin önüne bir yaya yolu yapıyor.
Her şeye karşı çıkan İstanbul’daki meslek odalarından tık yok. Mimarlar, Mühendisler, Şehir Plancıları odaları tıpkı dut yemiş bülbül gibiler.
Bursa’da doğru yapılan işi yanlış gibi algılatmaya kalkan;CHP, İYİ Parti Milletvekilleri, il, ilçe başkanları tamamen suskunlar. Saadet Partisi de ölü taklidi yapıyor. Tarih sevgileri Bursa’da zirve yapan; Sözcü, Cumhuriyet, Yeniçağ, OdaTV’de tek satır haber yok. 
"Bursa’da tarih sever, İstanbul’da sevmezler" diyeceğim ama bu da doğru değil. Zira aynı kadro 2016 yılında, dönemin belediye başkanı Kadir Topbaş oraya yaya yolu yapmak istediğinde pek bir gür ses veriyorlardı.
O tarihte İYİ Parti henüz kurulmadığından haliyle açıklama yapmadı ama CHP bülbül gibi şakıyordu. Çünkü o tarihte yolu yapan Belediye Başkanı CHP'li değil AK Parti’liydi. Meslek odaları hemen her gün eylemler yapıyorlardı. Eylemlerde; “Şemsi Paşa Pasajı’nda sesi büzüseciler”, “Mimar Sinan’ın kemikleri sızlıyor” diye pankartlar açılıyordu. Dönemin Hürriyet Gazetesi ile Sözcü ve Cumhuriyet gazeteleri konuyu sürekli manşetlerine taşıyordu.

Aradan sadece 4 yıl geçti. Bu sırada İstanbul’da Belediye Başkanı değişti. Şimdi başkan CHP’li Ekrem İmamoğlu ve bu kez Şemsi Paşa Camii’nin yanına yolu O yapıyor.
Denize kazık çakılmadı ama beton döküldü, çelik iskelet yapıldı, üzeri de ahşapla kaplanacakmış.
Ama sonuçta Mimar Sinan’ın eserinin şekli değişecek. Hiçbir şey olmasa bile o cami, yanına yol yapılınca, ‘yalı camisi’ olmaktan çıkacak.

Peki, 2016’da yüksek sesle konuşanlar, eylemler yapanlar, manşetler atanlar bugün ne yapıyorlar?
Söyleyeyim, ölü taklidi yapıyorlar. Haa birde eleştireni değersizleştiren, yapılanı şirin gösteren Oda4Tv var. Oda4TV, Habertürk yazarı Murat Bardakçı’ya yaptığı haber ile hakaret etti düpedüz. Yahu CHP’li İmamoğlu değil de AK Parti’li Binali Yıldırım Başkan seçilse ve aynı çalışmayı yapsa, Bardakçı’da bunu eleştirse aynı haberi yapacak mıydınız? Elbette yapmayacaktınız, tam tersine Yıldırım’ı yerin dibine sokacaktınız. Bu sırada CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi “Üsküdar’da tarihe ihanet” açıklamaları yapacaktı.
Niyet falan okumuyorum haaa,  daha birkaç gün önce Bursa’da yaşananlar nedeniyle bu kanaate vardım. Malum olduğu üzere, Bursa Büyükşehir Belediyesi Koza Han’da çok güzel bir çalışma yürütüyor.
Bu çalışma ile gövdesi betona teslim edilen ağaçlara nefes aldırılıyor. Zemin güzelleştiriliyor, ortam nezihleştiriliyor. Handaki ölü alanlar kullanıma açılıyor. Esnafın yüzü de şimdiden gülüyor.
Fakat yapılan çalışmadan muhalefet hiç memnun olmadı. Nitekim CHP ve İYİ Parti İl Başkanları ve Milletvekilleri yapılanı eleştirme yarışına, yandaş medyaları da bu açıklamaları manşete taşıma yarışına girdiler. Yapılan çalışmayı değersizleştirmek için hep birlikte boş bir çaba içindeler. Yandaş medyaları olan Sözcü, Cumhuriyet vs korosu bir ağızdan bu açıklamaları, “Bursa’da tarihe ihanet” başlıkları ile manşetlerine taşıyorlar. (Bu gazetelerin Bursa muhabirlerinin CHP’li Mudanya Belediyesi’nden memur olduğunu da hatırlatalım bu arada.)
Oysa Şemsi Paşa Camii hakkında tek satırlarına rastlamadık.
Halbuki, Koza Han’da yapılan çalışma tarihe ihanet değildir. Tam tersine oradaki ağaçlara yaşama hakkı verilip, tarihe saygı gösteriliyor.

Şimdi anlatacaklarımı İsmet Karaca’da, Selçuk Türkoğlu’da, Milletvekilleri de çok iyi biliyorlar. Ama ben yine de tane tane bir kez daha anlatayım. Umalım ki yaptıkları hatayı da anlasınlar.
Arnavut Kaldırımı, beton ve kum karıştırılarak yapılmaz.
Gerçek Arnavut kaldırımı zemine taş döşeme işidir.
Velhasıl, Koza Han’daki zeminde Arnavut kaldırımı yok.
Ne mi var?
Söyleyeyim, orada beton parke var.
Beton parke, kum ve çimentonun sıkıştırılması işlemidir ve Koza Han yapılırken henüz çimento icat edilmemişti .
Bunları pekâlâ çok iyi biliyorlardır ama muhtemelen bilmiyormuş gibi davranmak işlerine geliyor.
Neyse, tane tane anlattığıma göre Bursa’da tarih katliamı olmadığını umarım hepsi anlamıştır artık. Ama üzülmesinler,  içlerindeki karşı koyamadıkları tarih sevgisini göstermek için fırsat doğdu.
Şimdi sizlerden, Üsküdar’daki Şemsi Paşa Camii’nde Ekrem İmamoğlu tarafından yapılan tarih katliamı hakkındaki açıklamaları hasretle bekliyoruz.
Sakın Üsküdar niree, Bursa niree demeyin. Zira o caminin az üzerinde, eski Bursa Kadısı Aziz Mahmut Hüdai’nin türbesi var.